Safer ayının son gecesi,bir sene,
Çarşamba uğrar,Baki Kabristanına,
Kabristandan Hane-i Saadetlerine,
Resulümüz rahatsızlanır birden bire.




Resulullah Ümmi Bişr Hazretlerine,
Hayberde zehirli et yedik oğlun ile,
Şu anda kalp damarlarım kesilmekte,
Zaman zaman da ağrı,sızı vermekte.




Başladı hastalık baş ağrısıyla,
Ziyarete gelirdi Eshab Resule,
Ebu Said-i Hudri dokundu şilteye,
Ateşinden yanıyordu,mübarek şilte.




Ey Resul-Ne kadar şiddetli ateşin,
Bize iptila böyle gelir ağır ve çetin,
Ecrimiz de ona göre olur nisbetin,
Peygamberlerden sonra gelir Salihiyn.




Abdullah bin Mesud,uğradılar Ona,
Mübarek vücudu sarsıldığı sırada,
Humma,sıtma çok hararetliydi zira,
Fedake ebi ve Ümmik Resulullaha.




Ey Resul-Tutulmuşsun şiddetli sıtmaya,
Evet tutuldum iki kişilik hummaya,
Dedim şüphe yok,iki ecir vardır sana,
Evet öyle dedi Hz.Resulullah bana.




Resul-Yoktur hastalık tutsun birini,
Temizler Allah,günah ve kusurunu,
Sonbahar,ağaç yaprak dökülür gibi,
Şefaatim kuşatır, seven Ümmetimi.

18.06.2012//Kırıkkale
Hidayet Doğan