bu dünya da; kim, ne derse desin
muhakkak ki, her bir şeye
bir iş ve bir kulp bulunur
insanlara iş bulmak
o kadar, kolay ki
kalbi, fitne ve fücurla, dolduktan sonra
nakışlı oyunlarla, kapkara işlerler cürümü
bir parça azık için, çalışana da
türlü türlü oyun oynayanlara da, muhakkak
iş bulunur

nasılsa bu hayat, kirli bir senaryodur onlara
görkem ve şatafat içindekine de
yaşama; boş beleş bakmak, isteyene de
her tür, kurnazlığa kanan
nasılsa bulunur
küfrü, meziyete çevirmeye bile
çokça iş bulunur

çamur ve iftiraya da
kandırıp, aldatmak içinde
okuyup adam olmak, isteyene de
kaldırım mühendisliği içinde
çakal olmak isteyene de
nefsin şeytanına gönül, uymaya görsün bir kere
yeter ki, insanlık kapalı olsun
sen, nesin ki?
bir derya da, bir mikrop gibisin
yaşam da; tek bir şey için, asla ve asla
işi bulunamaz

emek ve iman gücüne, sığınmadan
Allahın makamına, varmaya
sahtekarlığın, kâr etmez çünkü
hak deryasına dalışta, yücelmezsen
Hakk’ın gönlünü kazanmak için
hayatta, ona bir iş bulamazsın
kulluğu bilinçli, yaşamadan
ona uyuşta, hakkıyla kulluk etmezsen
yol ve yordamın da, dost doğruca gitmezsen
sadece ve sadece, seni yaratana
bir iş bulamazsın...




(05.06.2012) AZAP...