10
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
2794
Okunma
Ateş / Duman / Mehterân
ve bilinir riyâ
ikiye bölünür dünya
Ayasofya gölgesinde
kubbede doğar Sinan
kırılmaz sanılan taşlar eğilir
eğilmez denilen başlar eğilir
yaz kırılır kışlar eğilir
elinde köhne zamanın
dilinde Eyyûb Sultan’ın
yüreğinde Hasan’ın / burçlar eğilir
gölgesinde Çandarlı’nın / avuçlar eğilir
/ devşirme suçlar eğilir
taş taş üstünde harçlar eğilir
gölgede erir erdem
dem
bu dem düşer
didem düşer
güllerin bağrına meltem
dağlara matem düşer
İşte şimdi;
Durma vur ey mehteran, Allah’ın adıyla vur
Vur ki göğsüm kabarsın, ileri atılayım
Duysun şaşırsın küffâr, üflendi zannetsin sur
Cenge girip şühedâ safına katılayım
Tokmaklar insin köse, başlasın mehter marşı
Galip gelsin ordumuz, düşmanlarını yıksın
Allah Allah sesleri inletsin bütün arşı
Savurulsun kılıçlar, gök girsin kızıl çıksın
Ve yine;
Emiri Âlem
Çevgân
bir avuç toprak
kül
ve şe/kil…
yeni yakılmış türkü
göğü dağlayan bulut
Kös
beşikle tabut arası
bir avuç ayaz
rüzgâr
ve kar
çatladığı yerden kabuk
rengini savurur şafak
Davul
her nefes fırtına
bir avuç ölüm
insan
ve kan
söz üstünde kılıç izi
kızıl cellâd gölgesi
Nakkare
göğe yakılan kına
Baş üryan
yakılır akrep tapınakları
bulutlar ateşe verir kendini
buzullar erir kızılında dolunayın
Göğüs kalkan
mavi bozkırın geçitlerinde
kor ayaz dağılır rüzgâr
ankalar büyür gecenin ateşine
Dide al kan
şehirlerin uzağında ihanet nağmesi
kül yetişir rüzgarın çeliğinde
ateşsiz yanar alaca atlar
Sine püryan
gece avuç avuç isyan
kıbleye döner kefensiz beden
kanar yağmur bir tutam karanfilden
Göç borusu
cemre düşer susuz denizlere
ölür sessizlik toprağa gömülerek
kopar yıldızlar musalla taşlara dek
Benefşei-zar
çorak topraklarda yaşlı yağmurlar
ve karanlığın türküsü toprağa sızar
gözlerin esmerinde vurgun yer şafaklar
Şükufei-Zar
kuru ekinlerin vakitsiz isyanında
üşür ateş kan doldurup nefesine
sürülür nehirler bulutun küllerine
Cengi Harb
çeliktir tohum ekilir yaraya
kurur yürekler solunca gözyaşları
yeniden yanar küller ankaya
kızıl elmaya
heyyy
kızıl elmaya…
İşte şimdi;
Haydi koç yiğitlerim Hakk, Muhammed aşkına
Koşturun atınızı, ateş çıksın nalından
Öyle bir kükreyin ki âlem dönsün şaşkına
Bayrağımız renklensin kanımızın alından
Ağlarken Vey
kızıl elmaya
kızıl elmaya
heyyy…
İşte şimdi;
Silah bulamayınca savaşsın kazma kürek
Kollar kırılsın ama gizlensin yen içeri
Türk’ün en büyük gücü îman dolu bir yürek
Ve yeniden zaferler kazansın Yeniçeri.
Saint-Pierre’den Roma’ya.
Altaylar’dan Tuna’ya.
heyyy
kızıl elmaya…
Tan1919 - cetiner07
.
5.0
100% (9)