Zamanın önemi yok şimdi.
Çünkü akrep sensizlikte takılı kaldı.
Yeklkovansa anıları arşınlıyor
Penceremde mum çiçeği hala açıyor.
Nedeense o hala vaz geçmedi seni beklemekte.
Bense pencerenin başında durupyolun bittiği yeri izliyorum gün boyu.
Sırtında
yeşil kazağıyla bir ela buğusu
Bir ihtimal ya görünürse o lambanın altında...
Sonra gözüm saate kayıyor yine
Akrep inatla sensizlik diyor.
Ben mum çiçeğine vazgeç diyorum.
Ertesi gün bir
çiçek daha açıyor üzerinde,
Gözlerim doluyor.
Yokluğunun yakıcılığı içimi kavuruyor,
Kalbimin atışları değişiyor.
Sonra telaşla yeniden başlıyorum her şeye
Bir tırtıla emanet ediyorum kendimi.
Sensiz uçmak için belki de.
Ama yanılıyorum. Kanatlarım sen diye açılıyor
Rüzgarınla sarhoş oluyorum.
her yeniden başlangıcım sensiklik umudunu sana bağlıyor.
Günler akrebe eşlik ediyor; sensizliğe besteliyorum şarkılarımı.
Sonra yolun başındaki
yeşil kazaklı
güneş doğuyor birgün.
Bakıyorum saate:
Yelkovan akrebin üzerinde tüm anılarım sende kilitlenmiş.
Mum çiçeğine bakıyorum son yaprağını dökmüş.
Sensizlikle kavrulan sana
hasretliğim,
İşte o gün sen oluverdi.
Mum çiçeğimin yerini o boş saksı hep bekledi...