5
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
859
Okunma

güneşten önce miydi
tohumla ısınması toprağın
bir kar çiçeği deldi başını dağın...
düşler mezarlığında
içinde bir gömütün
gönüldür yas tutan
gözlenen bir nehir
yüzünde bir gülistan,
ölse bile bir âşık
suların diliyle yazılır
çağıl çağıl bir destan
kıyısında düşlerin
ölü düşler kabristan...
sarınır tülbentini
ay ondördünde bir güzel,
bekler mezar taşını
su kıyısında periler...
beş parmak dağlarında
aşk bir rüyâ, bir masal
iki koldan ince ince bir nehir
yürek sularında bir sal...
hayâl sofrasından kalktı âşık
sağına soluna bakındı
kollarını dal eyledi neh’rin
yaprağını gül eyledi zeh’rin...
kıyısında sevdalı suların
bak yüzüme, gör yüzünü
ellerini suya daldır
kay’bolsa da dokunursan
neh’ri uykusundan kaldır,
yıka yüzünü aşkla
sevgim kutsaldır;
gözlerinde akıp giden
zakkumlar gülpembe
çoğaldı dağ yüreğimden...
çakıltaşından kâlpler kıyısında kumsalın
eridi aktı, dalgalar kâlbini yıktı
sonu gelmedi bu masalın...
Şaban AKTAŞ
Haziran -1999