2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1645
Okunma

"Bağlamasını rehin bırakan ozan’ın hikâyesidir…"
Mehmet’ti adı
Garip bir adamdı
Zararı yoktu kimseye
Mehmet iyi insanlardandı.
İlkokulu dereceyle bitirdiğinde
Bağlama hediye edince babası
Fena sevdalandı, coştu kaynadı
Yazdı söyledi. Coşturdu canları.
Seviyordu memleketi, insanları(nı).
Sayıyordu büyüğünü, küçüğünü.
Sazı olmasa da, sözü kuvvetliydi.
Köyde doğdu, şehirde büyüdü.
Köy köy gezmişti sonra
Kasaba kasaba söylemiş
Şehirlere dinletmişti kendini.
Saatler söylese
Yerinden kalkmazdı kimse.
Sonra büyükşehre düştü yolu
Sanat buralarda para etmiyordu.
İşe girdi el-mecbur
Çalıştı şikâyet bilmedi
Gece gündüz saymadı
Gitti geldi sazı sözü unuttu.
Evlendi üstüne
İki de bebesi oldu
Biri kız diğeri oğlandı
Çok mutlulardı.
Yorgun akşamlarda
Aklına gelince memleketi
Köyü, anası, rahmetli babası
Efkâr basardı, alırdı sazını
Dertli dertli ağlardı
Yorgunluktan sızardı.
Sabah erkenden işe giderdi.
İŞyerinde çabuk yükseldi
Matbaacılıkta üstüne usta yoktu.
Sonra kendine yer açmayı düşündü
Parası yetmezdi, biriktirememişti henüz.
Ortak aradı iki kişi buldu anlaştı
İşe başladı, daha çok çalıştı
Borç öde öde biter mi!
Ne olduysa oldu
İşleri bozuldu…
(devam edecek)
5.0
100% (2)