9
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
1831
Okunma

Dilde harfler üşüyor dert dökemem maşuka
Cesaretim dağ gibi lâkin bu aşk bambaşka
Dar zamanlarda insan, yürüyünce bir aşka
Felâketi olurmuş yüreğindeki sancı…
Yalvarsam da tabibe sarılmaz ki bu yara
Çok mutluyum der iken dertlere geldi sıra…
Kimi zaman dalıp da o büyülü saate
Çoğalıyor düşlerim sığmıyor ki dar vakte
Akıl ki zorba ile kesilen o bilete
Kanarak yola düşer beklemezken yabancı
Ve artık başlar sızı; umut ki ağzı kara
Tükettikçe düşleri, nasıl gülsün fukara
Zaman zaman kahredip bitsin diye bu çile
“Sevmiyorum!” desem de bilirim ki nafile
Savaşta mağlup benim galipse muhayyile
Bu değişmez kurala gülerim acı acı
Aşka bel bağlasam da uzamaz ömrüm, zira
Bahtım ki hepten göçük ve hepten alabora
“Aman zaman” demedim canına düşkünüme
Ne “Gel!” dedim dünüme ne de ki bu günüme
Ama ganidir sevdam o gayrimümkünüme
Bilirim ki kalbimde hep olacak baş tacı
Kader bu! Ne denir ki, tutuşmayınca çıra
Üşüyüp kahrolsam da yürürüm ardı sıra
Zaman çok şey götürdü, aklım bulanık şimdi
Gönlümde bestelenen türküler yanık şimdi
Aşk ateşine koşan gönlümse sanık şimdi
Ey sesimi duymayan! Zalim, keskin nişancı
Söyle ki, suya doysun yüreğimdeki sahra
Söyle ki sabredeyim, kavuşmak neden sonra?
Bir zaman daha böyle sürüp gider bu çığlık
Saldırıp duruyorken düşlere hasret açlık
Belki de bir tek düşle ağızdaki acılık
Tatlanıp ballanır da, ruhu okşar kemancı
Bir buselik tat ile mest olur bağrı kara
Ne ayazlarda üşür ne de savurur bora
Ahir zaman dediğim ömrümün durduğu yer
Yarını düşlemekse umudumdan da esmer
Apansız ortalığa düşmeden kara haber
“Seviyorum seni!” de, ey gönül ayartıcı!
Ve vuslata beş kalsın, uzamasın bu ara
Kapanmadan gözlerim, sevinmeden mavera…
Saadet Ün-18.02.2012
5.0
100% (14)