Bu gönlüme attı gam ile zarı,
Sevmek istesem de sevemirem ki..
Sevenin acıdır sadece kârı,
Gülmek istesem de gülemirem ki

Bulutlar simsiyah gök yüzü puslu,
Kerem bir âşıktır maşuksa aslı,
Ay gözü tutulmuş güneşse yaslı,
Gelmek istesem de gelemiremki

Sevdalar aşk oldu sevenler öldü
Sevdalılar aşkı sineye gömdü
Mor sümbüllü bağlar virane döndü
Görmek istesem de göremirem ki

Zirveyi dumanla süsledi dağlar,
Yâd elinde kaldı yemyeşil bağlar,
Yârinden ayrılan bir güzel ağlar,
Ölmek istesem de, ölemiremki ki.


ferit battal


Aşk 1. (Işk) Çok ziyâde sevgi. Şiddetli muhabbet. Sevdâ. Candan sevme.
2. İttibâ’. Alâka. (İnsanın mahiyeti ulviye; fıtratı, câmia olduğundan; binler envâ-ı hâcât ile binbir esmâ-i İlâhiyyeye herbir ismin çok mertebelerine fıtraten muhtaçtır. Muzaaf ihtiyaç, iştiyaktır. Muzaaf iştiyak, muhabbettir. Muzaaf muhabbet dahi aşktır. Ruhun tekemmülâtına göre merâtib-i muhabbet, meratib-i esmâya göre inkişaf eder. Bütün esmâya muhabbet dahi -çünki o esmâ Zât-ı Zülcelâl’in ünvanları ve cilveleri olduğundan- muhabbet-i zâtiyyeye döner. S.)

Sevda Farsça
1. Fazla sevgi sebebiyle meydana gelen bir çeşit hastalık. Aşk.
2. Hırs. Tama.
3. Heves, istek.
4. Siyah.
5. Balgamdan, kandan ve safradan başka vücuddan çıkan bir nevi ifrazat.
6. Gam. Keder, Sıkıntı.





ferit battal