8
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
2494
Okunma

Nasıl anlayatayım, sensizliğin kahrını
Kelimeyle mi yoksa, susarak mı, söyle
Allak bullak etti AşK aklımın ayarını
Akıbetim âşikâr, eğer yaşarsam böyle
Sevilmek istiyorum, koynunda bebek gibi
Mesâfeler ,,durˮ diyor emekleyen ruhuma
Karanlıkta yaşanmaz, kara köstebek gibi
Bu gece bir kibrit çal elimdeki son muma!
Bir kıvılcımı yeter saman gibi yanmaya
Hadi dudaklarına çal aşk denen kibriti!
Tâ ezelden hazırım yanarak sınanmaya
Yak şimdi bedenimde uyuyan can ifriti
Kalbimi yakan aşkın, bana kibrit-i ahmer
Yandıkça değişiyor hem sîret hem sûretim
Aşk sadece beşere gönderilmiş peygamber
Ona ümmet olmaktır bâki cehd ü gayretim
Gel gidelim izinden bu gizli peygamberin
Kalbinin etrafında tavaf edeyim her dem
Dertli başıma taçtır ateşten her çemberin
Elinle geçir şimdi aşk istiyormuş madem
Soner ÇAĞATAY (18:55) 1 Ocak 2011 / Wuppertal / Almanya
kibrit i ahmer:
sözlük anlamı olarak kırmızı kibrit anlamına gelen, en değersiz eşyayı bile altın yapabildiği söylenmiş tılsımlı şey. mutassavıflara göre ise bu tanımın çok yüzeysel olduğu, aslında kibrit i ahmer’in kamil mürşid elinde pişmek çin yüz sürmüş ham bünyeyi pişirmeye yarayan ve altına çevirmenin bu manada olduğu iddia edilir.
5.0
100% (9)