9
Yorum
14
Beğeni
0,0
Puan
1930
Okunma

Birazdan, yaralarımın üzerine dökülür gece
Onarılmaz göçükler ruhumda
Sessizliğe kurşun sıkar, sarnıca vuran damlacıklar
Vakit çekilir kabuğuna
Alıştırıldım…
Her gece, yaban bir ağrının koynunda sabahlamaya
İhanetse ihanet
Kavgaysa kavga
Dinmiyor isyanım
Şifa ayetleri, dilden dile dolaşsa da
Aklımda deli fırtına
Yaman bir azap, savrulmakta
Bitimsiz yolun, kaim yolcusuydun
Kim attı yüreğini, demir parmaklıklar ardına?
Zorlarken göğsümün pas tutmuş kilidini
Kim bozdu yekpare tılsımı? Sıkışıp aramıza
Kulaklarımızda ezeli sorgucu
Kışkırtan arya..
Dipsiz kalabalıklar
Yarım kalmış hıçkırık
Fersizliğimiz başıboş yılların yorgunluğundan ibaret
İçi kof, ömür müsvettesi
Yaşadık da ne oldu ? Geçti gitti.
Tek cümlede toplanır, geriye kalan
Eğreti bir romanın final suflesi;
- Cennetim olur musun sevgili? –
Devrim Tülay
19 Aralık 2011