gözleriyle dokunan yabancıya, tanıdık adına...

gör yabancı,
baktığın her zerre bir sona gitmekte
topladığın her zerre bir kürreyi işaret etmekte..
dur yabancı!..
ağır ağır çek ellerini sokaklarımdan
yağmurlarıma yakalanma oralarda
intizarlarımdan korkarsın
hoş istediğimde bu ya,
kork yabancı!..
incitmekten yanlızlığımı ve talan etmekten varlığımı..

bil yabancı!..
sokaklarım,ihtimam gördüğün sokaklara benzemez..
sapaklarından çıkılmaz,duraklarında durulmaz!..
yabancı ,ufak ufak yol al sen
esamen okunmaz kitabelerde
ölürsen ismin ancak meçhul listelerde..

yabancı tuz bastığın yaralarım derindir,işlemez!
var git allah yolunu açık etsin
dilim başka kelama dönmez!..
ağır da konuşurum yabancı
ama karşılığı da ağır oluyor kahpe devranın..

git yabancı git!..güle güle git
selam söyle sizinkilere
onlarada söyle sokaklarına uğramasınlar,gönül şehrimin..
avare iklimlerde olabilirim..
erkekte kadınlığı,kadında ayyaşlığı,
kabul etmez sefaretlerim..
belki sefalet çektim veya çekerim
ama malum zillete her zaman kin güdeceğim..

yabancı!
tanıdık olabilirsin sözüme gelirsen
yabanilikle yoktur aram
amma
yosmalığın yediği ekmek haram..

yabancı ..............en tanıdık düşmanım
ağır ağır..............vurduğun darbeler yeter
çek ellerini sokaklarımdan.......evlerin bacalarından dumanım tüter...

ben böyle uzatmazdim sözümü ey yabancı
belki lisanında kısalır sözlerim
çevirerek okursan..
hayalperest olabilirim dört duvarlarımda,
belki,ama,gayet,şayet;vel hasılı kelam
mitralyözün mavzeri pek dolu pek sağlam.
yabancı
duruyormusun hala karşımda
senin bezin satılmaz hakikat çarşımda...