26
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1615
Okunma

-Zorluklar karşısında göstermeyip basiret,
Hakk’a adım atmadan donana ettim hayret. -
Çare nedir bu çağda? Deprem yaşarken ruhlar
Dünyayı yok sayarak âlimlik taslamak mı?
Ayyuka çıkar iken her tarafta ah, vahlar
Hüzün çiçeklerine başını yaslamak mı?
İçte keşfe çıkmadan; göstermeden hiç gayret
Kendini çare diye sunana ettim hayret.
Gördüm ki insanların ellerinde bir fırça,
Bütün ayrıntıları çizerek, boyuyorlar.
İçselliği bir başka, hayal köşkleri sırça,
Fırçalar olmuş bıçak gözleri oyuyorlar.
Omzuma bastı biri, bana dedi ki; "seyret"
Baktım, gördüm ateşte yanana ettim hayret
İkiz imiş dünyamız, elden gelse dördüzü
Yaparlar nefis denen o düşmanın eliyle.
Beyhude rüyalarla karıştırıp gündüzü
Ve geceyi yaşarken gaflet paraleliyle
Çalışıp kazandığı maldan muhtaca hayrat
“Etme” diyen şeytana kanana ettim hayret.
Gölgemizle ürkütüp uçurmadan kuşları
Kondukları dallardan bizleri seyrederken
Çare, âleme bakıp ayrıntı, nakışları
Gözlemleyip belleğe bir bir rapor ederken
Gölgelerden gelirse fısıltıyı hemen ret
Etmeyip, zorda kalan canana ettim hayret.
Çare, “dili kemiksiz diye” eğip, bükmeyip
Yerinde kullanmaktır aşırıya kaçmadan.
Çare, ağı içerek safraları sökmeyip,
Ulu orta konuşup zehir sözler saçmadan,
Hakkaniyet içinde sarsılmaz bir maharet,
Gösterirken şeytanı anana ettim hayret.
Yalnızlık kanyonunda kalmış ruhun gölgesi,
Aslını arıyorken uçurumun dibinde,
Bakmış ki sakin halde orda gönül bilgesi,
Çare dolu bir kâğıt taşıyormuş cebinde.
İnsanların yüzüne nazar ederken hazret,
Sessizliği anlamsız sanana ettim hayret.
Güneri YILDIZ (Elazığ, 21.11.2011)
5.0
100% (22)