4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2091
Okunma

İnsanoğlu eleştirsem yolunu
Bilirim ki, asla gitmez hoşuna
Kesiyorsun altındaki dalını
Bu gidişle çok şey gelir başına
Ağaçlardır canlıların ciğeri
Yok olunca anlaşılır değeri
Kuruyunca doldurursun eğeri
Ocağında derman olur kışına
Toprağı sev, sana verir bol ürün
Hor kullanma, yeter ki sen dost görün
Görevi var, doğadaki her türün
Kolay kolay rastlamazsın eşine
Kurdun kuşun feryadını duymazsan
Depremlerle uyarılıp aymazsan
Sen doğanın şartlarına uymazsan
Doğa bakmaz hiç gözünün yaşına
Toprağa bak, karşı tavır takınma
Bir verirsen bin alırsın yakınma
Bitkilerin özlerine dokunma
Bozulursa zehir olur aşına
Börtü böcek işçisidir toprağın
Faydasını sayamazsın yaprağın
Can saklamak sevdasıdır bir dağın
Kıyma sakın böceğine kuşuna
Dinlemezsin yakma, yıkma dedikçe
İnat eder direnirsin hödükçe
Avlar biter, hayvanları yedikçe
Sonra neyin düşeceksin peşine
Doldurarak denizden yer çalınmaz
Azgın sele asla çare bulunmaz
Bilmez misin suya hakîm olunmaz
Güvenme hiç, bentlerine taşına
Kimyasıyla oynanır mı hiç suyun ?
Başına çok dertler açar bu oyun
Zehirlenip telef olur tüm soyun
Sahip çıkan olmaz sonra leşine
Biri sana yapma, etme, dur dese
Söylenirsin karşı çıkan her sese
Çok kızarsın eleştiren herkese
Doğru sözler gelmez senin işine
Ne yazılsa insanoğlu anlamaz
Anlasa da gidişatı önlemez
Yılmaz söyler, kimse durup dinlemez
Ne yazık ki tüm çabası boşuna