Kendi kendime sordum nedir bu halin diye
Verecek cevabım yok ne oldu anlamadım
Kendime hesap sordum neydi vebalin diye
Bütün neşem bir anda kayboldu anlamadım

Çile talimi yaptım düşüp düşüp doğruldum
Eyyüb’ün dergahında sabır İle yoğruldum
Kızılcık şerbetini içe içe yoruldum
Çektiklerim yanıma kâr oldu anlamadım

Hayat dediğimiz şey çözülmez bir bulmaca
Kiminde ikili çok kiminin hep koz maça
Yüreğime her dostum bir yara aça aça
Dertlerim hep içimde nar oldu anlamadım

Haz vermedi dünyanın ne bugünü ne dünü
Kuşlukta akşam oldu ömrümün bir çok günü
Gören var mı bu garip adamın güldüğünü
Yaşamak sanki bana ar oldu anlamadım

Felek çok acımasız vurdu vurdu devirdi
Sarayımı bir anda viraneye çevirdi
Bunca çileyi çeken taş olsa delirirdi
Üç günlük dünyam taru-mar oldu anlamadım

Sormayın bana sakın nedir diye hallerin
Hedefi oldum sık sık yan bakan kem gözlerin
Kabahat bende değil ip kısa kuyu derin
İçimde yanan ateş har oldu anlamadım

Sonsuzluk girdabına yürürken adım adım
Menzile varmak değil yürümekten muradım
Gün akşama varmadan doldu ömür miadım
Başıma yağan yazın kar oldu anlamadım

Kemal OĞUZ