Koşarım peşinden, kendime zulüm,
Aldın hayalimi sele devirdin;
Vurgunum, sürgünüm elinden gülüm,
Selimi bulanık göle çevirdin.

Nedendir bilmem ki düştüm peşine?
Döndükçe yanarım nar ateşine,
Kovsana, desene var git işine,
Ayağın altında çula çevirdin.

Hasretin zam olur efkârlarıma,
Yürek dayanmıyor ahu zarıma,
Aklım da ermiyor gitse zoruma,
İstediğin yöne, yola çevirdin.

Mantığım köreldi, kalbime kandım,
Dikildi karşıma sevgilim sandım,
Ateşten top oldu, durdum dayandım,
Attın ocağına küle çevirdin.

Sandım duygularım aynı kazanda,
Aşkın ocağını yıktın azanda,
Bilmem hangi rüzgâr esip bozanda,
Yaprağı kurumuş dala çevirdin.

Kıyısı olmayan engin deryada,
Dalgalar köpürür durur feryada,
Huzurum kalmadı yalan dünyada,
Sularda başıboş sala çevirdin.

Gülme, arkadaşım sen de uyarsın,
Aşkın ateşini sonra duyarsın,
İçin yandığında lafı koyarsın,
Ey aşk dersin beni yala çevirdin.