4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1013
Okunma

ağzımın dolusunca savrulur sözler
sersem bir hiçlikte serilir ortalığa küfürler
bini bir para eder kuytu köşelere saklanmayıp
iğdiş edilen her yeminle kırılır günün ışıkları
bulutlara emanet bir bıçak sırtı sevdada
yorgunluğu ile arsız kavgaların
hüzne atlar güneş
ve gri bir gökyüzü
doyumsuz isteklerin geri dönüşü cevapsız
oturur başköşelere
patlamaya hazır bir kırılganlık içinde
yutkunamam
ne gitmek ister ne de kalmak
göz yağmurlarına karışan öfkem
dağınık hayata bir adım daha
kimler kalır benden yana
kimlerin eli yüreğimdeki
karşılıksız sorulara eklenir yenileri
karanlığa yakın saatlerde
başlar oyunu yalnızlığın
ve siyaha düşer saniyeler
hüzünlü bir öykünün içinde kaybolur yaşanmışlıklar
aşk geçer içimden…sen geçersin
okunmaz esamesi kimsesizliğin
kalır oralarda bir yerde
boğar içimde dans eden sevişleri
düşe düşer isyanlarım
umarsız
ve son yudumla
kırmızı şarabımdan aldığım
yığılır odama gece
ayazında yapayalnız
atilla güler
resim: beyaz patlama/Nil Köken