1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
941
Okunma

mas mavi biizim deniz çocukca ip atlardı ölüme
koyu bir uzun palto üstünde delikanlı adamdı,
kaç yüz kere çıktık biz sevda uğruna koşmaya,
idaalerde buluşmaya yokomozlu geceleri içtik,
esiyor bu gece poyraz duvarda civiyi sökercesine,
dışarda martini tüfekleri ateşlemiş puşlar,
kayın ağaçlarının kabukları şarapnel,
düştü yanımda güneşin çocuğu yusuf
sineme düştü bir ateş yoldaşım deniz
esiyor poyraz havası dışarda,
entel takılan zenginler fabrikası
işciyi ezmekte yoksuluk kader,
bir zeytin çekirdeği sofrada,
boğazda ABD bayrağı nato,
her heryerde ecnebi hayranlığı
mecliste geçiriliyor özeleştirme yasaları,
bir bir düşüyor cumhuriyetin varlığı,
konuşmak yasak,
ve bunun adı ileri demokrasi,
kimse bizim özgürlüğümüze mani olamaz
kimse bizi esaret altına sokamaz
biz güneşi içenleriz,
demiri toz edenleriz,
biz ki orta asyadan gelip yurt edinen milletiz,
üç buçuk çakal ile dört kurda selde vermeyiz sırda
biz ki idaaleri uğruna canını vermeye cekinmeyen bir milletiz,
ve bu yüzden dar ağaçlarını yatağımız bildik,
hapislerinizi döşek,
bizi bağımsız ulusal hür sosyal eşit halkıcı bir devletin varlığından kimse geriye koyamaz,
bu uğurda ölmüştük yine ölürüz
İrfan KÖKTEN
5.0
100% (1)