4
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1496
Okunma

Meğer ne küstah bir ayrılıkla gelmişim kapına,
Mahpus sancıları paspas gibi sererek eşiğine,
Karabasan kasırgalarıyla girmişim içeri…
Bilemezdim ki
Umutlarına uçurum çiçeği olup açacağımı;
Bilemezdim ki
Bir gün aşktan kaçacağımı.
Yollarım sana döndüğünde anladım:
Senden alacağım acılar var!..
Sen ,
Kucak dolusu sevgiyle geldiğin her buluşmada
Sendeki beni mutluluğa terk ederdin.
Ezik yüreğimin küllerini eşeleyip
Sevda yangını türküler söylerdin.
Karacaoğlan’dın mızrabı inleten,
Yunus’tun aşkla coşan.
Oysa tuhaflık bendeydi,
Güz yorgunu duygular içinde
Üşüyordum hüznün deltasında .
Sana ayrılığın öpüşlerini sunarken
Çilenin ağır adımları geziniyordu yollarda.
Menekşe bekleyişlerin olduğunda,
Dans ettiğinde gözyaşında hasret,
Anladım senmişsin tüm gidişlerim…
Şimdi sen konuşmakta tüm suskularım..
Ve
Zaman dönüp başa sardı beni,
Yüreğinde ümitlerinle bıraktığım yerde.
Seni benimle gördüm
Hiç gitmemiş gibi.
Meğer bizi tutuklayan
Hayatın ve ölümün kelepçesiymiş…
Gönül gönüle
Selâm verdik aşk müebbetine...
Meryem ASLAN
5.0
100% (4)