Buğulanan camlara yazdım senin adını,
Aksetti aynalara,aynalar parçalandı.
Namelerinden aldım sohbetinin tadını,
Mest oldu gönül köşküm duvarı sırçalandı.


Bir bilgesin gönlümde feza gelir sana dar,
Gezdir bize alemi ufkumuz genişlesin.
Seninle gezilecek bilinmez çok vaha var,
Anlat bildiklerini ruhumuza işlesin.


Çalışmaların eşsiz, şiirler lebiderya,
Gözlerinin ucuyla harfi yoldan çeviren.
Edip hanelerinde estiriyor bir furya,
Adı dostuna Sadık, soyadı Dağdeviren.


Haydi dostlar kalkıyor kâşiflerin treni,
Acele hazırlanın kaçıran kalır yolda.
Turlayalım dünyayı görelim İnn’i Ren’i,
Maksimilyan,Lorelay, acaba hangi kolda.


Atladık kayığına arşınladık Tuna’yı,
Suyunda serinlerken Firuze yaktı bizi.
Kalenin burçlarından seyrederken Suna’yı,
Arda’nın akıbeti yüreğimiz de sızı.


Afrika’da dolaştım sordum masmavi Nil’e,
Gördün mü buralarda bizim Aşık Ozan’ı?
Bir of çekti derinden coşarak geldi dile,
Hasretiyle içinde kaynar sevda kazanı.


Güzel Anadolu’mun seçkin Ozanlarından,
Her zaman baştacımız mahlası da Lüzumsuz.
Yüreğinin sesiyle şiir yazanlarından
Tadına doyum olmaz eserleri ölümsüz.



M.Ziya DİNÇ
06.09.2011
TRABZON