3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1202
Okunma

Yamalı günlerin direklerinde gözlerken ufku biz
Bir şarkı dönüyordu günün örselenmiş fonunda
Sen gözlerini yummuştun taşmak için yaşama
Aralık bir mevsime morlaşmış halkalarla bakarken
İçindeki yaban çiçeklerini koymuştun yaşam vazona.
Sızılarla örülüydü yorgun gönlü, dokunsanız kanardı
Bir yaşam nöbetiydi gördüğü, bekleyişlere duaydı
Birkaç kare şiirdi, onlarca resim içindeki sevdaydı
Uykusuzluktu bölündüğü, bölüştüğü hep vefaydı
Dumanlarla çarptı hayatı, gizli bir yaraca kanardı
Hüzünle çarparak gülüşlerini, uzakları anımsardı.
Vakitsiz neşelenmelerin yağmaları vardı düşünde
Kırık plaklarca dönerdi, geçmiş kanarken döşünde
Zamandı ilacı, halkalarla ovuştururken ansız acıları
Yaşamak diyerek içmek gerekti belki de sancıları
Susamış dudaklarına hüzün sürerek gülümserdi
Yanaklarındaki yaşları kimselere göstermezdi.
Dirençli mutlulukların resimleriyle donattı odasını
Şifalar kaynattı yüreğinde, serdi umut sofrasını
Yüreğindeki çığlıklarla adımladı hayatın ovasını
Dudağındaki feryat kutsaldı, anlatmadı fazlasını
İsyanın haritalarında arıyordu o mutluluk adasını
Dikti gözlerini uzaklara, Eylül okşarken hüzünlerini.
Selahattin Yetgin
5.0
100% (4)