8
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1597
Okunma

kalemin kalın ucuna yerleştirip, ism-i nâzımının harflerini buladım,
vuslat rengine
üstüm başım özlem,
elimde uçurtma
küçük bir buluttan maviliğine saldım
kah bir güvercinin kanadında
kah rahmet yağmurun vaftizlediği şeker pamukta.
seni yazıyorum harf harf
cümle cümle,
kelam tezgahında
Buldan bezi anne çeyizinde altın işlemeli motiflerde buldum,yüreğimi
velhasıl
sen ’cancağızım’ oldun
ben kalem olurken,sen, mürekkep oldun şehr-i İstanbul.
zaman Sirkeci ’den binen bir ney’in ayak seslerinde
vagonlara kaçan sözcükler beyaz duvaklı kağıdın rahmine düşüyor
sancılı.
sen ki Yunus’un dileği
Meryem’in dua sığlığında
bir demet orkide şükre durdu cemalinde
sende filizlendim
seninle büyüdüm can suyum.
nevruz bereketinde sevdim seni can özüm.
yüreğin(m)e ikamet edişindeydi varlığın
gece karası gözlerinde buldum içimdeki beni.
yeni göç yollarını arayan turnalara bağladım dileğimi.
dudak kenarı özlemler kanat çırpışında bütünleşti,sensizlik
her mola,
her güzergah maviliğindi.
gecenin en dar vaktinde seni anlatmaya kalkışıyorum
yarım aksak lehçlerde
yeni cümleleri bohçalayım dudak kenarına gönderdim.
sayfalarda geçerken ism-i nâzımın
satır aralarında aradım durdum mukaddesliğini.
göze dokunan her harfte Şemsliğinin ışıltısını aradım şehr-i İstanbul.
Üsküdar’da elinde rengarenk uçurtmalar uçuran bir çocuğun pastel düşlerinde
bıraktım yüreğimi,
akrep ve yelkovanın ayak izindeki dedektifliğinde.
o an ki;
kan sıçrayan gökte hicran sorguda
al, götür irin toplamış yaraları
Azrail’in yurt edindiği çıkmaz sokakta kurtarırken ruhum(n)u
kağıttan gemilere yükledim her canlıdan bir çifti.
bir ben kaldım, maviliğine binlerce beyaz güvercin uçurtmaya.
Tuzlu sularım(n) guslederken çorak coğrafyama
ılık meltem bir şarkıyı fısıldamakta kulaklarıma.
Marmara’nın eteklerine doldurduğum bayramlık sevinçlerimi
Eminönü Yeni caminin avlusundaki güvercinler refakat ediyor yamalı yüreğime.
yokluğunun iz düşümündeyken satırlar
ben, ’sen’im cancağızım
gordion
23/8/2011
5.0
100% (9)