30
Yorum
1
Beğeni
4,8
Puan
2062
Okunma

Düçar oldum da yandım ben, bunca zaman
Sensizlikte kaldım, affet beni yüreğim
El açışta yalvarıp da, hep istikbalimi aradım
Gönülse; her an, dem sevdasında
İster de durur bu yürek, güzelliğin ne olduğuysa meçhul
Kan kusturan boş şeylerdir, onca yakıp da yıkan aslında
Meçhul bir gemidir, sanki
Her an da beklenir, yaradan anılmaz o sırada
Söküp alınca içi ve dışı, o kör kasırga
Yoklanır o an, usulca
Tembel ruhlar; karabasan gibi, sarar durur yüreği
Hakikatin boynuna bağlı, yağlı sicim
Damla damla da erir, ar ve hayâ
His ve duyguları, bencillik boyar
Gurur ve kibir kaynar
İnsan da ne ki; dayanmaz bunca kalleşliğe, sert kaya
Kan kusar
Ayaklar, sınır aşar
Ruh’unu kökünden boşar
Karakter kopar
Benliğin de, tüm içi boşalır
Ar ve namus kayar
Bir bir ortada; ucube gönüler, dans eder
Sadistlik başlar
Hazine içinde, hazine arar
Kurulmaz, bir karar
Doyulmaz istemlerde, düşer de kalkar
Sıkmış benliğimizi, boğmuş beynimizi içki ve kumar
Şükürle ayılmaz
Tüm güzellikleri, sermiş önümüze, yüce Allah
Menfaat için koşar ha babam da ha, hedefi çıkar
Gözünüzde
Cebinizde doyar inşallah
Şehvet; gözü de, gönlü de kapar
Ağarsa bile, saçlar
Delinmiş oldu artık, hayatın kör kuyusu
Kayboluverir, yaşamın iyisi ve kötüsü
Son demde, pişmanlıklar kanasa da
Heyhat’ların, gönüllerde de boş yankısı başlar…
(26.07.2011)AZAP…
5.0
96% (24)