Bizar oldu, yıkılıp da gitti yürek
Neyin ki?
Irzına geçilmedi ki?
Mahallemde açardı; güven ve sevgiyle kurulu, bin bir çiçek
Büyük, küçük, dostluk, saygı ve sevgiyle vardı bin bir emek
Kurutup da, ırzına geçildi

Evlerde; sevgi, saygı ve güvenle tüterdi tümden ocaklar
Kıt kanattık ama

"Bakın çantasında acep nesi var / Bir çift kundurayla bir de fesi var"
İçimizden hiç çıkmazdı; edeple, ar

Komşuya bile bakamaz, ar ve hayâ eder, utanırdık
Gönüllerde bin bir iyilik ruhlarıyla, yardıma zevkle anında koşardık
İşkoyu kodular, dinamit gibi içimize
Babişkolar, anişkolar türedi
Yuvaları bittirdiler, bekâretleriyle oldu mu apaçık?
Evlatlar atayı tanıyıp da, saymadılar
Bu insanlar mı, yoksa ben miyim acep kaçık?

Modaları türettiler; gözler, yüzler ve saçlar boyandı
Güzellik seçimlerinde, et sanayi türetildi
Paralarla; güzel ruhlarımız, ar ve edepten koparıldı
Her taraf şamataya boğuldu, şinanom yaşam hevese sunuldu
Arlar ve namuslar, podyumlar da tükendi

Müslimler, Fadimeler çıkarıldı, televizyona boy boy
Tarikatlar serildi, bir bir ayakaltına
Vicdanlara yöneldi, soy soy
Gözyaşlarıyla anlatıldı, kurulan senaryolar televizyonlarda
O çırpınan Fadime, şimdi acep nerede?
Kimler tarafından beslenmekte?

Dinimizin değerleri sunuldu, topluma yalandır diye
Yep yeni, alimler fırladı
Şimdi Siyonist gazetelerinde koşarlar, hep çıkar peşinde
Din ağladı, inançlar yok oluşta, karalar bağladı
Otlar bile yeşermez, onların pis leşinde

Doktor Babunalar türetildi, kanserdir diye
Şişelerce kanlar toplatıldı alındı, Amerikaya gönderildi
Soy ve sop’um uz da, çürütülsün diye
Genetik yapımız, tek tek belirlendi
İlaçlar; çocuklarda, yetişkinlerde denendi, kobaysın diye diye

Dünya bankası, toprağı olana yardım vaat etti
Tapular, cet’ler belirlendi
Bir birde, toprak sahipleri fişlendi

Teknoloji diye diye, ceplere telefonlar sokuldu
Evlerin içine, internet oyuldu
Televizyonlar başında, baldızlar sevilip, soyuldu
Akrabalık, komşuluk yok oldu
Utanmazlıklar türetildi

Önce doğulu batılı diye, geçliğimiz bölündü
Sonra sağ- sol ve Alevi- Sünni diyerek, devrimci ve yobaza itildi
Yetmedi; laik- laik olmayan, Kürt- Türk diye bölündü
Hainlerin başına, satılıklar ve dönmeler tünedi
Oluk oluk, kanlarımız akıtıldı
Demokrasi adı altında ihtilallarla, vatanın kolları ve yolları kesildi

Apo diye biri alındı götürüldü, Gazi-Antep de cebine para sokuldu
Suriye’ye, şerre yollandı
Kandil diye, dağ oyuldu
İçine türlü türlü, melanetler sokuldu
Ateist- dönme, ermeni ve Siyonistler için bir okuldu, dindar köylüler vuruldu
Vatanın bağrına da, kör hançerler sokuldu
Bazısı da dinsizin imamlığında; cuma namazını da, sözde meydanda kıldı
Bazılarının abdestleri, hani nerede?
Su içmeye indiler de, kesil ipte kalıverdiler derede

Gelin biz kardeş olalım, diye slogan üretildi
Sanki kardeş- akraba değilmişiz gibi, bin fitneler sokuldu
İnsanlar halden, hale itildi
Tüm millet bütün iken, yüz parçada dokundu

Hani nerde; bu vatana için can verip de, o şehit olanlar
Hani nerde; dini bütün, o Mareşal Fevzi Çakmaklar
Kazım Kara Bekirler bile, aç gittiler
Atatürk’ün parasını cebinden ödeyip yazdırdığı, Elmalılı Muhammet Hamdi kuranını görmeyip
Kuranlar bir birde toplatıldı, camiler depo yapılıp da kapatıldı
Medreselerin, pabucu dama atıldı
Yerine; disko, pavyon ve kerhaneler açıldı

Mehmet Akif Ersoylar; çıkarı gözetmeden şeref içinde, marşımızı diktiler
’Medeniyet!’ dediğin tek dişi kalmış canavar? dediği halde
Anlamadık, anlatmadılar
Bizlere batıcılık diye, edepsizliği dikte ettiler
Anamızı belleyişte, közde bırakışta da gittiler

Söz senet iken, çekleri türettiler
Bankalarda faiz türetip, Müslüman halkı soyuşta hortumlattılar
Yüz almış milyar dolar uçurup da, on altı milyar dolar İ.M.F yardımı adı altında, vatanı Satışta da, bitirdiler
Milletimizi de, üç kağıdın içine attılar
Sahtekarlığı içimize sokup da, hortlattılar


Magazincilik adı altında, yorganlar çekilişte de kaldırıldı
Hak ve pak olan çarşaflar, kirletildi
Evlere kulaklar sokuldu, ar namus titretildi
Kepazelikler, rezilce üretildi

Mukaddes bayrağımız da, yerlerde ayak altındayken
Paçavralar; bayraktır diye, övgüyle okundu
Paye verip de, ödüllendirildi
Vatanı sevenlerse; çıkar için, türlü türlü hallere sokuldu

Bir bakın bakalım, neyimizin ırzına geçil ipte kirletilmemiş
Peygamber ocakları, tek tek nesi çürütülmemiş
Havada bulup da, tavada tüketilmemiş
Yinede bu millet; yoldan- izden neden çıkmamış?
Bu da, gitmez artık böyle
Hak ola beri gele; bekleyip de görelim bakalım, bir gün bu satılıklar nere sığınıp da öle...

Hadi! Sayın Başbakanım; tek ümitler kaldı sende, birlik ve bütünlük içinde durma ilerle...

İyi ki er doğmuşsun, sensin başımız da ki "Recep Tayyip Erdoğan"
Bıkıp da; Vallahi ve Billahi de usandık artık, tüm bu kancıklardan...







(26.06.2011)AZAP...









BU ŞİİR: HÜZÜN ŞAİRİ; NİĞMET YILDIZ’A YAPILAN HAKSIZLIK ADINA YAZILMIŞTIR...

( BİZ BİR ARADA BİR AİLE GİBİ YAŞAMASINI BECEREMEZSEK BU ÜLKE ZARAR GÖRÜR
NİĞMET HANIM DA BENDE HİÇ AYRIM GÖZETMEDEN BİRLİK VE BÜTÜNLÜK İÇİN ÇIRPINIYORUZ GERÇEKLERİ ÖNÜNÜZE SERİYORUZ BUNUN İÇİN LÜTFEN BİR BİRİMİZİ SEVMESEK BİLE SAYGILI VE ÖZVERİLİ OLUP KİMSEYİ KIRMAMALIYIZ VE BU İNSANLARA VE VATANA ZARAR VERECEK ŞEYLERE PİRİM VERMEMELİYİZ AÇIK VE NET OLMALIYIZ NİĞMET HANIM GİBİ DEĞERLER AZ BULUNUR HEPİNİZDE BENCE ÖYLESİNİZ KÜSMEYE KIRGINLIĞA VARACAK HAREKETLERDEN KAÇINALIM SEVGİLERİM YÜREĞİNİZE OLSUN ESEN KALIN)..........AZAP...