3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2150
Okunma

Bin dokuz yüz on dokuz
Ne zaman bir yolculuğa çıksam
hep on dokuz mayıs’ı hatırlarım
mavi mavi mısralar canlanır içimden
dokunuyorum,
balıkların kanatlarına, devinir durur duygularım.
İstanbul’dan Samsun’a bir gemi kalkıyor
on dokuz mayıs, bin dokuz yüz on dokuz
içinde, Mustafa Kemal Paşam
mavi gözlerinde açan, karadeniz zambağı
dalgalar hıçkırıyor, su yükseliyor
kokusu çalınmış memleketimin, diyor
Akdeniz’de yitirdiğim, berraklığı arıyorum.
Birden, penceresini aralıyor
tarihin nabzını yokluyor
dilinde binbir hece, kahramanlık sözleriyle dallandı;
ay sızdı... uykular yandı, ama o hiç yorulmadı
dedi ki, ben bir sürgün askerim
soluklarımla taşındım, hep ülkemin sorunlarını
ondandır her cephe’ye, rüzgâr gibi kaçışlarım.
Birden gürledim bir şimşek gibi
Paşam dedim, on dokuz mayıs dedim
Koca tepe, Sakarya dedim
Erzurum, Sivas, Çanakkale, dedim.
Büyük zaferler, büyük savaşlarla,avunup
çocuklar gibi sevindim, ve gladyatörler gibi dövüştüm
Domlu pınarın rüzgârlarını içime çektim
Mustafa Kemal Paşam, vatan, hürriyet dedim.
Hani nerdesin koca Mustafa Kemal Paşam
sen ey Türk ulusu’nun unutulmaz öncüsü
keşke dön diyebilsedim sana
hadi gel, ilk gemiye, ilk uçağa sen bin
yeniden merhaba de Samsun’a
düşündüm de, eğildim ve gördüm
sensizliğin düzenini,
gördüm Paşam, gördüm, sensizliğin dümdüzlüğünü
Bu vatan yorgundur, yokluğunla
bir kapı açılır, bin kapı kapanır
limanlar tenha, fenerler sönük
söylesene Paşam, daha kaç yaz,
kaç güz, bekleyeceğiz seni.
Nuri Dağdelen
Özdere-İzmir
19/5/2011
Saat: 14.23
5.0
100% (2)