2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1216
Okunma

yeni doğmuş bi kuşun
kanatları kadar çıplaktın
seni
yüreğime
aldığım gün
sağ gözüm tozpembe
sol gözüm bebek mavisiydi
siyah beyaz bile değildi kalabalıklar..
griydi
ve
karıncalıydı insan sesleri
izmirin yağmuru ıslatıyordu caddeleri..
ılık güneş sessizdi..
sen sarı
ben mor’dum paletin üstünde...
,,,,
habersizce,
arsızca
akreple yelkovan
çıkageldi
fırçanın ucunda
,,,
yalpalandık....
bi ayagımız sandalyeye çarptı
bi elimiz duvara
canımız sızladı..
direndik.......
ama kaldıramadık devrilen sandalyeleri
duvarın yanındaki kapıyı bulamadık,
açıktı oysa;
’çıkışlar bu taraftan ’
diyordu kapı eşiği yanında yaysız bi okla....!!!
ahh sevgili !
anatomisini bozuk çizdik aşkın...
kozasından zorla çıkardık kelebeği..
cansız kaldı kanatları,, uçuramadık...
ve
zaman yanlıştı
ve
b i z
yanlıştık birbirimize.
bağlaçsız kuralım cümlelerimizi...
işte !
akrep fırçanın ucunda,
fırça yelkovanın elinde,
akrebin dili s i y a h !
tüm renkler aşkın içinde
kapanacak mor ve sarı tüplerine..
geride sadece siyah kalacak..
yanlış
aşklar
her daim
SİYAH kalacak !
...astarlanmış bi şehirde...
17.o8.2o1o
5.0
100% (1)