7
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2073
Okunma

Sen daha bir çocuksun on yedisinde. Ağzından su akıyor anne olmanın ilk hecesinde. Daha doğurmanın ilk düzensiz nöbeti gırkını çıkartacak. Odalarda resmin –en genç anne- olma silikliğinde daha fazla hisli anneler ile beraber.
Kırkın çıkacak ya, sanma ki ferahfeza dokunacaksın her şeye. Yemek düzenin dahi yerine oturmamışken, en kirli günlerde cinlerin toplanacak başına. Çocuk bir yandan ağlayacak. Kesileceği güne kadar vişne suları bağrında, sen isyan edeceksin ara ara.
Biliyorsun zaten bugünlerin de geçecek. Daha on yedisinde gebe kalmanın düşünde bile için bir acayip. Sana ait yok bir teselli ve bütün erkekler olmuş sana sahip. Sen daha seni isteyen kocana abi diyorsun saflığınla. Olur olmaz hayaller kuruyorsun en sıcağı sıcağında. Belki de deri mantolu kadın haklıydı ve o Selen olmalıydı benim mitolojimde. Koru beni Aisa!
Senden yana bir şey yok. Noktalar arasında uzun mesafeler. Kaç gece beklesen de, çaresizsin sen işte. Nedensiz bir ağlayış olmamalıydı gözlerinden akacak yaşların ve sen okulda, sen otobüs de, sen sokaklarda tacize uğramamalıydın gözlerin ellere düştüğü kutsal piçliklerde. Nasıl olsa yalanları meşhurdu –güzele bakmak sevaptır- sözlerinde.
Anne kelimesini duyacağın ilk gün, bir mucize gerçekleşek. Akustik çalacak o melodin ıngalarda. Çocuğunu hele bir on yaşında getir, dahası da gelecek. Mesela ben gibi büyüyecek. Senin ilk kuşkun da, Antiopeye ben aşık olacağım. Zeus ile savaşacağız her gün, ben Zeusa kkafa tutacağım sırf birkaç günlük aşklar adına.
Onu da sorun şairlerin kendisine.
Uygun adım yaksınlar imgelerimi,
Ben mutlu oldum şiirin şirinsizliğinde.
5.0
100% (8)