Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında.
Franz KAFKA
/
siyah’a gark olduğumdan beridir
pembeli düşlerim olmadı hiç
emeklerime bedel biçme
yalnızca anlaşılmak istiyorum/
cennet çok uzak
cehennemiyse içimde taşıyorum
içimin soğumasını beklerken
umut adımlarını hızlandırdı
takip edemiyorum
ölümüm gün-ah kadar yakın
ki herkes kadar günahkarım
(yalnızken şamar gibi indiriyorum bu gerçeği yüzüme ama ahh kalabalıklar
öyle ki; göğü yırtacak kadar yakın bana onların yargıları )
yalvarırım ’acı’, bana eşlik et
yoksa yapamam, devam edemem
biliyorum bunu hak ettim
sevilmeyi dilediğim için
kendimden utanıyorum
şair değilim, acizim
kalbim için bir pranga bahşet
O’ndan nefret edemiyorum
kabiliyetsizliğim için
annem beni affetsin
güvercinlerin merhametiyle
korunmayı diliyorum
dua ve sabır -gitmeliyim-
nağmeleriniz sizin olsun
kemanın kopuk teli gibi
cüce kalmak istiyorum
fulya/mart2011