14
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1998
Okunma

(Depresif Betimlemeler şiirin devam şiiridir.)
/Ben kendi yalnızlığımın kalabalığında boğulacağım/
Yeni bir dönemin başlangıcında
kitapların hala kırtasiyelerde satıldığı üçüncü sınıf bir şehre
hapsettim yalnızlığımı…
Seni kırarak kırıyorum prangalarını ayaklarımın
Senden hiçbir iz taşımayan izbe sokaklarında
alışılmış depresifliğimle bayramlarını kutluyor ruhum
tüm hezeyanlarından arınmışlığın
Sana benzeme ihtimali olan tüm siluetlerden yolumu değiştirerek
algılarımın yanıldığı yabancıların
bana dönen çehrelerinde yaşanan duygusal kırılmalarını
sarıyorum geçmişimin
ve ellerinden tutuyorum gerçek yaşanmışlıkların
Geceler mi çok kısa?
Karanlığına dalarken gözlerinin yerine,
prozak mutlulukların
bölünmüşlüğü nerede?
Göz kapaklarıma düşen gölgesinden ürken uykularımın
Seni tanıyan dimağlarla hep senden bahseden dudaklarım
yeniden söküyor kelimelerini hayatın
ve İçinde sen olmayan şiirler yazıyorum
day day duruşunu alkışlıyor ellerim parmaklarımın
İnsanların beyhude tutkunluklarıyla saatlerce,
çığlığını duymamak için bendekine benzer bir sızının
pür heyecan konuştuklarını görüyorum!
Artık bende fanatiği oldum tuttuğum takımın
Güneşe uzanan ellerini gördüm!
Çimlenen papatyaların,
çiçeğe duran ağaçların,
bir ahenkle aryasını fısıldayan nefesini hissettiğim baharın
kendim için bir gül kopardım.
Baharını kucaklıyorum toprağın
Sabahlarda el değmiyor.
Zemheri çökmüş suya…
masumluğun mahmurluğunu bıçak gibi kesiyor
irkiliyor bedenim …
doğrulunca aynaya birden gözlerimde beliriyorsun
irkiliyor yalancı cennetlerim…
görmezlikten gelerek siliyorum izlerini…
olanca fısıldamalarına rağmen dudaklarının
ve söz etmemek için eskilerden
söze vakit tanımadan
hep türkülerini mırıldanıyorum uzak dağların
Bazen gri siyah akşamlarında yağmurla çıkıp geliyorsun…
yağmur delisi ruhum kapana kısılmış gibi huzursuz
Biliyorum baharı bana karşı örgütlüyorsun
aynaları, pencereleri, perdeleri, kapı zillerini ve diğerlerini
sıkı sıkı kapatıyorum her yerini,
aynalarını örtüyorum…
kapı zillerine hiç kulak asmıyorum
yüreğimin…
kim bilebilir huzursuz bir ruh ne yapar?
/çok çaresizim/
Anne kokusu arıyorum kokularında süt çocuklarının
Sigarayı bıraktım bir sabah boğulurcasına öksürürken
kahve de içmiyorum artık
telvelerde de bekleme
nasıl yıkıldığını gördüm!
Fallarla büyütülen umutların
Dar kaldırımlarında karşılaşan yabancıların
nezakete dem vurarak
birbirlerine yol verdikleri
üçüncü sınıf bir şehre
hapsettim seni
sarıp sarmalasın diye kalabalıkları yalnızlığımın
5.0
100% (10)