3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2127
Okunma

Tek kürekle, her bahar mehtaba çıktım
Yelken açtım kayan yıldızları topladım
Azize!
Beylerbeyinin neresindesin?
Engellilik sempozyumu adres değiştirir zamanla
Şöyle ki..
Kalbim savaşa giriyor beynimle
Ruhum kekemen
Kalbim yoğun bakımda
Lâl kesiği o dille selamladım izsizliği
Bir akşam beylerbeyi iskelesinde
Yine bir duman çöktü hatıralar hattında
Sessizliğin fon müziği
Kahve kokusu bir de kaşığın sesi
Bakıyorum efkâr alkışlıyor
Bense kendime doğru giderim gide bildiğim kadar
Yalnızlık yılları iyi bir okuldu
Gecenin hayatı karardığında çıt etti içimde bir şey
Çatlattı yüreğimde düşün tohumunu
Mucizeye dönüşen o alamet oturdu yüreğime!
Sığındım gecenin siyahına
Simgeleri kapatan siyahi ikon
Örttü mahrem duyguları
Uykumu uyuttum
Hücum ettim yıldız dolu bir geceye
Gökyüzündeki bir utariteye göz kırpıyorum
Gecenin en karanlık en sessiz derin anında
Umuda dair parlasın diye
Hazan vakti erişmeden
Vefa efendi gülüşlerimi emdi
Dudaklarımın çok canı yandı
Elimde kara kaplı bir kitap
Kaderin tutanakçısıyım
Geleceğin kapısını çalmaktan
Maziyi kovalamaktan dermansız bacaklarım
Dizlerimin aşık kemiği yoruldu
Suskun dilsiz balık gibi yol alıyorum enginlere
Başımın üstünde vasiden dönen deniz kuşları sessiz
Uğur sayıyorum onların gelişini
Modası geçmeyen sabır efendi
Zamana bir bakış at bakalım
Sana denk düşüyor tan atımına gelince vakit
Bugün bambaşka kareler yansıyor yaşamıma
Açtığım pencereden meltem esmeye başladı güneyden
Gün değdi mahmur çehreme
Süzgün, dalgın bakışlı gözler
Kurşun kalemin silik satırlarını hecelerken
Kalemin seyir defterine yüklüyorum korkularımı
Neşter efendi ustura gibi biçti imlaları
Kan tuttu dilimi!
İstenç yitimi, gerçek, rüya, hayal ayrımı
Şahane bahtım döküldü benden
Tecrit ediyorum değerlerin tortusu işte onlar
Mucizevi varlıklarımdı kelimeler
Hatırladım kaybolan hatıraları tek tek dağılıp kayboldular
Düşleyemez düşünemez oldum
Bitap efendi
Canımı yoruyor artık
Sonsuza doğru yönümü gösteren sevgi
Hadi sen söyle?
Geçmişe mi, geleceğe mi?
Nerde yankılanır sesim?
Seni anlatacaktı
Kalbimin hokkası tükendi
Kurgusu yarım kaldı benden dökülenlerin
Aşkların savına inat
Üstüme üstüme geliyor bedbin
Sol yanım savaştan çıkmışcasına ağır yaralı
Anılarım kalbimden uzak kalmışcasına öfkeli
Yüreğim omzumda
Sabrın çalkalanıp taştığı imgeleri bavuluma toplayıp çıktım
Tüm yollar tutsak
Yüreğimin şuuru yerinde değil
Bahtiyar efendi istersen tek kolunu omzuma at
Eğer duymak istersen bıraktığın o ben değilim artık!
Kalbim hala yoğun bakımda
Sembolü sevdam saklı ay ışığında
Kaç yıl odu saymadım
Kalbim bağışlamayacak beni
Tek hatırladığım geçmişten
Pembe patiklerim vardı bebekken
Şimdi sarılıyorum bir beyazlığa
Renklerim hiç solmasın diye!
Irağa doğru gülümse bakalım ey gönül
Nice günler baktım durdum azgın dalgalara
Ne varsa hüzünden yana denize fırlattım
Az önce alıp gidiverdi onları sihirbaz martılar
Yüreğimdeki rumuzları uçurdular
O gün söyledim son cümlemi
Felek efendi!
Seni bana getiren martılar olsun
Umut güneşimin beyaz kuşlarına
Minnettar olacağım
Talih efendi!
Teselli arifesindeyim
Şöyle at boynuna bir mavi tülbent
Bir sabah beklerim müjdeli
Yıllardır kahrımı çeken can
Koşuyor geceden fecre doğru
Cani bezgin bir ten kokusu
Ne oluyor?
Uykusuz bir ümit başucumda
Yüreğimi çınlatıyor
Ne olacak?
Efsun diyorlar en mukaddes en semavi hayale
Umut efendi!
Hele dik tut başını sen
Yanıltmasın seni benim kaderim
Bulandım ben bu dünyada yıllandıkça
Kader efendi!
Soruydun sen bu dünyada soruldukça
Nasılsa fark etmez senin için
Belki de son tesellim
Sana sorduğum bu son soru?
Diz çök ey mihnet mihrap önünde diz çök
Kış toparlandı gitti, bahar geldi geçiyor işte
Huzur mevsimlerin neresindeydi?
Özgürlüğün Fiyatı Ne?
KAYIP YALDIZ
Beylerbeyi pranga sesi ile hiç uyan dimi bilmiyor amma
Azizeyi yazdıran duygulu bir yerdi...