4
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1404
Okunma

Karabağ, karalı bağ
Yüreği yaralı bağ
Men senden ayrı düştüm
Tut elimden Karabağ
Karabağ’ım karalı
Yüreğim hep yaralı
Yaşayan ölüyüm ben
Senden ayrı kalalı
Karabağ’da gün batar
Kuş uçar katar, katar
Mezarında balalar
Kefensiz, kanlı yatar
Karabağ dediğimde
Her nefes verdiğimde
Toy olar, bayram olar
Men sana geldiğimde
Karabağ’ın karası
Kabuğunda yarası
Bu hasta çare bulmaz
Hangi doktor sarası
Ah Karabağ, Karabağ
Yüreğimde Karabağ
Men balamı yitirdim
Hocalı’ da Karabağ
Vatanımın toprağı
Dallarımın yaprağı
Uzaktan görebilsem
Bir kere Karabağ’ı
Karabağ’ın gülleri
Lal oldu bülbülleri
Hocalı’ da budandı
Lalesi, sümbülleri
Hazan geldi bağına
Kan düştü toprağına
Öz canımı vererem
Hastasına, sağına
Vatan, nasıl geçilir
Kefen nasıl biçilir
Şahadetin şerbeti
Hocalı’ da içilir.
Ermeni yakıp, yıkar
Dumanı kara çıkar
Yapılan mezalimin
Feryadı arşa çıkar.
Kol, bacak, gövde ve baş
Hilaf yok, özüm gardaş
Hızarlarla budandı
Ana, baba ve gardaş
Hocalı öz ataşım
Kahrından yandı arşım
Bir gecede yazıldı
Yüzlerce mezar taşım
Karabağ kara bağlar
Dumanlı kara bağlar
Hocalı’ daki zulme
Gökteki melek ağlar.
Bahçamda soldu gülüm
Olur mu? Böyle zulüm
Gökten gözyaşı iner
Toprak kusuyor ölüm.
Bir gecede altıyüz
Onüç kişi yok oldu
26 Şubat’ında
Hocalı tarih oldu
Bülbül bahçaya gelmez
Meni yâdlar hiç bilmez
Gururla diyerim ki
AZİZ ŞEHİTLER ÖLMEZ
Ereğli, 26 Şubat 2008
Yüksel Erentürk YILMAZ
( “ 26 Şubat 1992 “ Bugün Yukarı Karabağ-Hocalı Kasabası Katliamının 19.Yıl Dönümü ) Katliam Şehitlerini Rahmetle Anıyorum. El Fatiha.
5.0
100% (3)