2
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1193
Okunma

Yaz aylarında sivri sineklerin altında, Amik ve Çukurova da çeltik tarlalarında çoluk çocuğun geçiMİni sağlamak için çırpınan,çeltik işçilerini gördüğümde duygusallığım baskın geldi,yıllar sonra onları bu mısralara dökerek sizlerin beğenisine sunduğum bir şiirdir....Ama şunu da belirtmeliyim ki,o işçilerin yaşamlarını paylaşarak onların dertlerie ortak olan biriyim....
[ Görmeye değer onları
Her biri birer çeltik sakası
Mart ayı ve sonrası
Tarla bayır ne varsa
Doldurmuşlar dört bir yanı
Sanki bir sığırcık sürürsü!
Kimisi su çevirir,
Korkusuzca girmiş gölün içine;
İşi bilenler önlük bağlamış beline
Önlüğe doldurduğu çeltikleri
Avuç avuç serper,
Suların gittiği yere...
Daha bu işin başındaki telaşları
Umuttur bir başka olur havaları
Başlarındaki beyaz puşuları
Leyleklere benzetir onları,
Baharda başlar kavgaları
Sıcaklarda bir başka olur halleri
Sakalar bir lokma ekmek uğruna
Nasıl da sallar eldeki orakları;
Bir bir vurulur çeltiklerin başları
Pirinci yiyenler nerden bilir
Nasıldır bunun yetişmesi...
Susuz kalırsa bir balık gibi
Sapsarı kesilir yaprakları
Bunları bilmeyen çeltik sakaları,
Atılır çeltikten dışarı;
Yaz aylarının ortaları
Güzel bir yeşillik sarar
Suların ulaştığı her yanı,
Sıcaklık kavururken tepeleri
Yanıbaşındaki çeltik bayırları
Yeşil gelinliğiyle büyüler bakanları
Azap olsa da sivrisinek tıngırtıları
Bundan zevk alır çeltik sakaları!...
Arada bir kapatır geverleri
Toplar bıyıklı karabalıkları,
CıRcır böceği ve kurbağa sesleri arasında
Kolayca sindirir pişmiş balıkları,
Öylece bırakır ocakta ateşi
İşi öğrenmiş sivrisinek gelmezmiş dumandan beri,
Bunu bilen çeltik sakası
Sermiş dikensiz bir yere şiltesini
Koymuş üzerine döşeğini,
Yan gelip yatmış böğrünün üstüne
Başına dayanak tutmuş bir elini
Çift yastık belinde duvar gibi,
Gözleri kovalıyor gökyüzündeki yıldızları!...
Bunlar birer çeltik sakası,
Gündüz bunaldığı sıcakları
Unutmuş gitmiş gece yarısı,
Sonra demlemiş tek başına demli çayı
Tütün kesesinden çıkarmış bir ciğara kağıdı
Doldurmuş içine çöplü tütünleri
Diliyle güzel bir yağlamış kagıdı,
Hiçbir ciğarada bulamazmış bu tadı
Çakarmış birden çakmağı
Dumanlar savururmuş tüm ızdırapları
Onların hayatı bir hayat ki,
Gözlerinde yok kimsenin emeği
Küçük bir şey olsa da ellerindeki
Huzurlu kalkar sabahları dipdiri!...
Yıl:29.06.2006
Saat:21.40-22.20
Yer:Çengelköy/İst.
EROL KEKEÇi ]
5.0
100% (1)