5
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
2282
Okunma

Eziz dostum menden küsüp incidi,
Ayrılıp yad kimi çekti yeridi,
Gettiği yolları od (Ateş) basıp indi (Şimdi)
O gedip kalmışam, hesretindeyem..
Neçe (kaç) nağme goşum, nece dillenim,
Dost gedip, özüme gelebilmirem.
Ele bil (sanki) ellerim yok olup menim,
Gözümün yaşını silebilmirem..
Sen yokken suskunluğun sisleri çöktü üstüme
Hüzün dalga dalga kaplarken bedenimi
Kızgınlıklarım oldu ve sitemlerim
Çağlayıp coştum kendi içimde
Duymadı kimseler, duymadı çığlıklarımı.
Sadece yüreğimle konuştum..
Giderken alıp götürmeseydin ya,
Yaşama sevincimi ve hayallerimi
Belki biryerlerde, yeniden tutunurdum hayata
Böyle boş, böyle amaçsız
Sığınmazdım bu ucube karanlıklara.
Başım kendi omzumda, alışmışken ağlamaya
Taze baharlar sunmasaydın eğer
Umutlar ekip, açtırmasaydın beyaz güllerini.
Belki yeniden yeşerirdim,
Hazan yaprağı misali savrulmazdım,
Hoyrat rüzgarlarla..
Anladım ki dönüşü yok bu yolun,
Giden gitmişse,
Ve geriye ışıksız sabahlar bırakmışsa
Toparlanıp yeniden sarılmalıydım hayata,
Doğrulamadım.
Dizlerim taşımıyordu bedenimi,
Kırılmıştı belim.
Usulca bakıp uzaklara, bir umut ışığı ararken
Nice yitik sevda kervanları geçti gözlerimden
Bir pranga takıp boynuma sürüklendim ardısıra
Başlangıçsız, bitimsiz bir yol,
Ne gam, gitsin gidebildiği kadar..
Aldırma dedim aldırma dilsiz yüreğim
Bazen acı da yakışır adama…
26/12/2010