12
Yorum
6
Beğeni
0,0
Puan
2182
Okunma

Şittttttttt kulağıma dostluğunu fısıldayan
Seviyorum seni ...
Sen,
Adımlanmamış çiçeklerin çiğiyle
Uzanırken yüreğime
Ben ,
Tecritlerle öykünen coğrafyamda tek ayaküstü sızlanıp
Kuru dallarını ateşe veriyordum yokluğun,
Sen,
Pabuçlarınla ekerken sevginin pembe düşlerini
Uzak yakın yollara
Ben,
Merdiven dayardım yetim hıçkırıklara,
Yıldız yıldız b/akar kısık çığlıkların sabrını yamalardım.
Sen,
İyi niyetlerinin ummanında çoğalırken
Ve yargılamazken kimsesizliği
Ben,
Emanet gülücükler sunup çocukların yüzüne
Gözyaşını içiyordum ölü sevinçlerinin
Ve dokundukça yanıyordum kelebeklerin alazlanmış tenine
Sen,
Bir gurup vakti dökülünce tinimin serkeşliğine
Sızılarımın ödünç alınmışlığına buğulanıyordun terli sabahlarda,
Ben,
Sığ sularda yüzüp göç seferli çocuklara ninniler topluyordum
Kül rengi şafakların soğuk kavşaklarında
Sen
Dokundukça yüreğimin o ağrıyan yanına
Ben,
Anadolu topraklarının kokusunu duyuyordum
Dostluğunun o dingin ovasında
Anladım ki
Biz seninle bir lisanın tercümanıydık
Bir öykünün kesişen düzleminde
Satırlar arşınlayan
Tali yolların yolcusuyduk…
Sen vakitlice gelen Gülşen,
Kalbime inen seda
Ebedimin gözlerine bir katre huzur sürmelerken
Bir ülke yüreğinle
Bütün şehirleri feda ederim tek damla gözyaşına
Keskin cümlelerimle.
Bil ki
Yüreğim el pençe divan kardeşliğine…
Sema Enci’ye...
23.12.2010