3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1144
Okunma
Bazen uyku tutmaz bedeni
Ya da beden uykuyu
Yatak yastık yorgan
Güreşe tutar seni
Sonra;
Üçü de tuşa gelir
Kaparsın gözlerini
Ve bilirsin neler göreceğini
Adı rüya dır
Buz mavisi bir deniz
Yemyeşil ormanlar
Bir sürü çocuklar
Ve onların cıvıl-cıvıl sesleri
Ellerinde renkli uçurtmalar
Kimi kumdan kaleler yapar
Kimi ağaç tepesinden yemiş toplar
Kimi top peşinde koşar
Kiminin elinde bayat bir simit
Kimi arkadaşının kulağına birşey fısıldar
Ağlayan gülen birçok çocuğun gözü
Birbirleriyle harmanlaşır
Kiminin ayak bağı çözülmüştür
Kiminin çözülecek ayakkabıları yoktur
Kiminin çiçeklidir elbisesi
Kiminin çıplaktır teni
Kiminin uzaktan anası babası seslenir
Kimisi o sesin adıyla beslenir
Ve...gündüz kapatır ışıklarını
Giden çoktan yol almıştır
Karanlığa sürüyle mevsim düşer
Sıcacık evlerine giden çocuklar
Uykuya dalmıştır
Ay ışığının altında kalan çocuklara
Vakit daha sanki sabahtır
Ve hepsi bu duruma alışıktır
Bazısı romantiktir çalı çırpıdan ateş yakar
Minicik ellerini ısıtırlar
Yürekleriyle mızıka çalarlar
Onlar büyükler gibi yalnızlığa mızıkçılık yapmazlar
Kendi savaşlarının içselliğinde
Birde iştahlı ıslık çalarlar
Senin benim onun bunun
Atıklarıyla mutlu olurlar
Kiminin adı Rüya, Deniz, Umut
Kiminin Yeter, Pembe, Dursun, Sükut
Hepsi filmlere konu, dillere sohbet olurlar
Şiirlerin dizelerine düşer dururlar
Onlar zaten düştür
Ve saat başı
İki büyüğün birleşmesiyle çoğalırlar
Bazen düşünde kolların uzar
Hepsini o sıcacık yatağına
Kanatlarının arasına alırsın
Öper koklarsın
Nefeslerini solumak sitersin
Ama düşlerin sesleri yoktur anlarsın
O an;
Yatak yorgan sırılsıklamdır
Korkma sakın! hiç biri
Altına kaçırmamıştır
Çünkü iyi bilirler
Değişterecek çamaşırları yoktur
Yatağı senin göz yaşların sulamıştır da
Bir de onları ıslatmışsındır
Onlar bizim göz yaşlarımıza da alışıktır
Ceplerinde verecek kağıt mendilleri hep hazırdır
Sabah olduğunda;
Gördüğün rüyanın üzerini örter
Umudu cebine alır
Deniz kenarında yürürsün
Yeter diye bağırsan nafile
Daha da beter olacaktır adımlar
Hadi birde pembe gözlüklerini takmayı dene
Yok yok dursun herşey yerli yerinde
Oynatma taşları
Alla pulla süsle çiçeklerle düşlerinde
"Sükut altındır" diyenlere
Ah şu Umut!
Fakirin ekmeği, yorganı umut
Sen iyisimi kendi kendini uyut
Gerekirse gülsuyu yerine naftalinle kurut
Bayatlamasın bir dilim somut
Ve isteyen yesin bal niyetine
Şimdi dön yüzünü rüzgara
Siper et gövdeni çocuklara
Tükürsünler
Tokatlasınlar
Taşa tutsunlar
Ne acıdır ki
Onlar yine
Sevgimize, güvene, yarınlara
Muhtaç olarak ellerimizden tutarlar
a&y
5.0
100% (3)