2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1809
Okunma

Kızıl kırmızısı bir göğün altındayım
Ufkumda zehir zemberek bir istikbal bilmecesi
Göz çanaklarımda yıllanmış bir avuç gözyaşı ile
Dönüyorum yüzümü ecele,
Azrail ile aramızda incelir oldu visal
Hayat mı? O artık sadece misal
Ihlamur kokulu bir gecenin ayazında üşüdü tenim
Sanki babam kokuyordu gece
Sanki bulutlar ağlıyordu annem yerine
Ve ağaçlardan düşüp ölüyordu, kanadı alaca kuşlar
Sanki sevgiliden söylenen bir şiirdi rüzgâr.
Çöl kuraklığı sardı mor dudaklarımı
Ay öyle bir tebessüm buyurdu ki gizlice
Sevgilimin sureti canlandı sema’da
Gümrah yıldızlar düştü ayak dibime
Sevgilimin şehla bakışlarına yazdım kavgalarımı
Nicedir böyle şiar edinmemiştim hayatı.
Elim avucum sarı sıcaktı öylesine
Karanlığa söylenen ılık bir türküydü nefesim
Gözlerim desem; koca bir şehrin enkazı gibi yıkık
Bir nefeslik araladığımda gözkapaklarımı
Avuçlarını kadim dualardan düşürüp,
Annem okşuyordu başımı,
Günsüz gazeteler uçuşuyordu üstümde…
Ben artık…
Ölmüş birinin ardından verilen salanın,
Sesiyle bakıyorum dünyaya
Her şey, her yer nede karanlık…
5.0
100% (1)