3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2026
Okunma

Kutlu yolculuktan caymadı, kutlu kervan.
Artık tilkiler gemi azıya almıştı;
Hasta adam diye diye;
Bir Osmanlı şamarı istiyorlardı
Devlet-i Ali’den hediye.
Bir panayır kurulmuştu
Can pazarı Çanakkale’de.
Cihan acı bir şekilde öğrenmişti
Gem vurulamazdı Türk’e.
Ama dinmiyordu ızdıraplar,
Bitmiyordu Mehmetçiğimin çilesi.
Kanlı göz yaşları kurumuştu
Şehit analarının.
Devlet çatırdıyordu bir kere;
Medeniyet kovulmuştu kim bilir nerelere.
Savaşlar,savaşlar,savaşlar;
Mağlubiyetlerin kesilmiyordu ardı arkası.
Ham hayallerin peşine düşmüştü bir kere
Kendilerini Kaf Dağında görenler.
Kendilerini milletimizin efendisi zannedenler.
Düştü düşenler birbiri ardına,
Sonunda payitaht ta düştü.
Cihana sığmayan devlet-i Aliyi düşürdüler,
Tüm cihanı savaşa sokarak;
Ama düşmedi aziz millet.
Düşürülmedi daha ayaklar altına al sancak.
Mustafa Kemal Paşa seslenince Samsun’dan
Ses geldi Anadolu’dan.
Denizli’nin müftüsünden,
Kahraman Maraş’ın Sütçü İmamından,
Antep’in Şahin komutanından,
Erzurum’un Nene Hatunundan.
Bir millet şahlandı İstiklal uğruna,
Bir millet coştu vatan uğruna.
Din uğruna, iman uğruna.
Dünya şaştı bu milletin zaferlerine.
Selam durdu hayallere sığmayan
Kahramanlarına;
Ve utandı esir milletler hallerinden.
Azmettiler zincirlerini parçalamaya.
Parçaladılar Avrupa’nın zalim zincirlerini;
Ve zaferle taçlandı bu millet mücadelesi.
Devletsiz yapamayan bu millet
Cumhuriyet ilanıyla kavuştu devletine.
Sonsuza kadar yaşatmak için
Selam durdular Al sancağa.
Cumhuriyet yaşayacak ebed müddet.
Yetişiyor Mustafalar, Kemaller, Paşalar.
Yetişiyor Akifler, Hasan Tahsinler,
Yetiştiriyor bu millet yeni kahramanlarını.
Kurtuluş mücadelemiz kesilmesin,
Bizi esir etmesin zalimler diye.
Kahramanlardan mahrum kalmaz
İstiklaline aşık olan bu aziz millet.