7
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1643
Okunma

konuşan ben değilim şimdi
kurşuni bir akşamın sabaha döllediği
isyana temayüz hislerle
pamuk sarımlı demir bir sevda yumağından
kısa şortlu ,pigme aksanlı
tılsımını rüyalara bırakmış
nikotin çıkarımlı arap sabunu şiirlerden arta kalanlarla
seansını terkeden son dünya repliği
devasa yanı sürgünde bir nirnava suflesi
ya da artık kurtulamayacağına kani lacivert kelamlar...
tarandıkça zihnimin perspektifi kırık militan yanı
çıkarımsız çıplaklık varsayımları say sayarsan
anlamazsan
kurursa boğazım
ya da susarsam aniden
_en mavi noktasında bile denizin mesela_
yutarsam lâl aksanımı
tükenirse doludizgin kelamlar
gözlerine bakarsam mesela maviden utanır
aşktan payıma düşenler kadar yoksul bir ah
ya da şimdiki gibi sen öyle sanarsan
yalancı yüklemlerin günahını alma boşa derim
becerebilirsen
yine de çerağını havada yakaladığım günlerden say...
tekmil yazıldığım gönüllü ordumun feryadı
dudak payıma istiflediğim gökkuşağının soluk borusu
aşk istilasını yangın sayan gönülçelen sayhası
bu kez
bunu anlamamışsın saymayacağım
mütemadi ebesi olduğum saklambaçlar yok
yalancı detay donelere yaslandırmayacağım artık kelimelerimi
bu kez benle beraber sıkacaksın avuçlarını
tüm ehil dinamiklerini çökerteceğim
hiç tanımadın değil mi
hiç anlatmadım sana
piramitleri bombalanmış bir Mısır’lı neyle avunur
ya da kutsalları ayaklarda ezilmiş
ülkesi elinden alınmış bir firavun nasıl olunur...
artık çıkartacağım
toza değmeyen sahaflardan
kurtaracağım
zoraki taşıyacağım seni Vefa’dan
yanmaz kumaşlardan elbiselerin olamayacak
yazmayacağım artık
ellerinin pamucak çekim gücünün kandırma kuvvetini
imgelere başköşe sıfatlar konmayacak adın
esaslı şiirler söndürmeyecek eteklerindeki aşkı
yazmanın kutsal emareleri umurumda değil
izleri silinmese de geri alacağım o saklı dudak payımı
ilahe emirler kuşatmayacak bir daha gece yarılarımı
yok edeceğim pusulamın sen yanını
yaklaştıkça uzayan
ıradıkça sokulan kokularını
anla
becerebilirsem
sileceğim zihnimden
aşk denizine bir ton daha mai sürebilmek tanısını
o telepatik vaveylanın biri iki edebilme sancısını...!
Aşk Roma gibidir işte
sevenler de kök içinde iki!
istediğin kadar kız, bağır ya da ayrıl
önüne gelen adı gibi bilir aslında
her yol bir şekilde ona varır
bir kere kazınmışsa zihnine işte
her meşale tutan bir yanından faildir
bir yanından bu yangına iliklidir
gideni kaçanı kurtulanı hiç fark etmez
iki ayrı kök iki, ne kadar çarparsa birbirine
sonuç hiç değişmez
hep i k i d i r netice...
ToprağınSesi
5.0
100% (5)