4
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1443
Okunma
*ısıltı...
ısı iletke fiili, karanfilin ettiğidir...
.
..tatlı merzencüş’ün ağzında gezinirken evâmir
aramızda, ne zaman perdesi vardı, ne suret, ne de mekân..
boynundaki bir tutam karanfil, boyuna ayaklanıyor
tek sıkımlık canını alaçıklarda unutarak
unutarak su yüzüne bıraktığı yangını
tunç küreklerle çekiliyor ılgına
sırf al börkleri soyunup
ısırganlı dudakları dalansın istenciyle
bir adamın bir kadını
bir kadının bir adamı
venüsten sözler indiriyor pelin
dil hurcu, ısıltıya itkili
gecenin hummalı yatağına gerilmiş
köpürüp dalaşıyor gök bulutla deniz
boğumlarını sıkıyor ardı sıra menengiç
bir çıtırtıda kıyameti koparan zehir
bulandığı korugan küllerinde yalpalıyor, isli kediler
birisinin tek gözü mavi
kentin meydanında semaha tutuşmuş tefler
al kuşaklı gelin kızlara dönüştürüyor ânı
zincirlerinden boşanmış dağ silsilesi
bileklerinde eriyor denizlerin
esmer bir lisânın çolpan rüzgârı
ince beline dolanıyor başakların
zencefiller kınında unutuyor
en yalın sözcükleri, ilk elden çekebilmeyi
taş gemide isyan çıktığından beri
kımıldamıyor, uzlaşımsızdır hiram’ın elleri
bir özlemektir kalıyor üstünde insanın.
bir özlemek.
insanı.
ey fargesia murielae!
neredesiniz?
bizi emanette emin kılsın aşk-ı hünkâr
’’tektir ve biçimi yoktur’’ sevmenin...
.
5.0
100% (5)