11
Yorum
12
Beğeni
0,0
Puan
2589
Okunma


öncesi yıkık bir dolunaydı / azgın sularında oynaşan
acıklı heybetinde kendinden uzak bir boşluk duygusu
sevmekten usanmış doygun pişmanlığında bitmek anlamı
mağarasında gölge gelecekleri bekleyen saçı örgülü bir dolunaydı
kurt başlıklı minareleri süslerken gülümsemesi hep kırgındı
kentler eskiyordu beklerken onu düş kırıklarında
susmuş söylencelere kül kokusu karışıyordu öylesine barışık
geceden başka sığınağı olmayan yapayalnız bir dolunaydı
kayıp denizlerde yaldızlanırken ansızın yaşlanan çehresi
damla damla sabahı emiyordu aç ve uykusuz
bütün anları boğulmuştu / cansız sözcükler yazgıyı işleyemez oysa
uzak selamları demet yapıp bağrına basan gözü yolda bir dolunaydı
sonunda gök karadan maviye akmıştı tansık yanılsaması da değil
bekle demişti ufuk / çizgimden ödün verme zamanı
yine gece olur yine buluşursun ışığınla ve dolgunluğunla doyumsuz
yüzünde dirilişin günbatımı heyecanı olan tutkulu bir dolunaydı
.....
f.a.