Bir benzersiz görünümlü kadın
içime karşı akan beyaz ışık gibi
titreyen göle gönderir çalkantılı ayı
duru güzelliği yıkamak için

Bir oyuncunun önündeki son parası
Bir yalı kuşunun çapkın öpücüğü
insanı yerimin uzaktan acıması gibi
Tüm bunları değişmem o derin şişeye
melisa gibi isleyen bereketli göbeğine
Muhafıza değişmiş yaşlı şairin içinde

ona umut ve hayat verir
- Ve gurur, herhangi bir dilenci hazinesi
muzaffer yapan bizi Tanrılar gibi!
Söyle bana kalbini bazen uzaktamı
pis şehrin kara okyanusunda üşüyormusun
nerede ihtişamli hayallerin
başka bir okyanusa doğru
Mavi, berrak, derin ve bakir
Kalbin bazen, uçuyormu söyle

Deniz, uçsuz bucaksız deniz, avutur içimizi
boğuk şarkısı denizle donatılmış şeytan
Hırıltı rüzgârların büyük yunusu eşliğinde
fonksiyonu bumu kutsal ninnin
Deniz, uçsuz bucaksız deniz, avutur acımızı

getir vagonları!
Komutan gibi kaldır uyandır seni
Uzak! uzak!
Burada çamur bizim gözyaşımızdan yapılır!
bazen hüzünlü kalbin
diyormu pişmanlık, suçluluk, acı uzakta

uzaktasın parfümlü cennet gibi
açık mavi gökyüzü altında sevgi ve neşe olan yer
bütün sevilenlerin, sevgiye layık olduğu yer
saf mutluluğun kalbi boğdugu yer


yeşil cennetlerimizin çocuksu aşkı
şarkılar, buseler, buketler,
tepelerin ardında titreyen kemanlar
ormanda akşam şarap testileri ile dolular,
Ama çocuksu bir yeşil cennet içinde

Masum cennet, gizli zevklerle dolumu
Hindistan ve Çinin ötesindemi?
Eğer, ağlamaklı çığlıkları ile hatırlasak
gümüş bir sesle canlandırmaya çalışsak
dönermi yeniden geriye