Susadım
Susamışlığımı bir ben bilirim
Bir de yangınlarım

Yağmurlar boşalsa
Gök yere inse
Kandırır mı susuzluğumu?

Yanan bir yaşanmışlığın
Ardından baka kalan gözlerin
Kapanmayan yaraları

Cerahat bağlamış dün
Bu gün iyi gelmez düne
Yarın umutsuz

Hangi yağmur kandırır susuzluğumu
Kurak mevsimlere kaldı ümitlerim
Ki çöl de çiçek açar mı?
Kuruyan dalda meyve biter mi?

Artık bırak bu illeti
Acıtıyor her defasında
Kanatıyor kapanan yaraları
Tuz basıyor derdine
Cahil elinden merhem sürme
Kevser sunsa da altın kadehte
İçme sarhoş olur dönersin deliye

Yan yan ama minnet etme geçmişe
Sen senin derdine en güzel çare
Yaz çiz sil karala
Derdini dök satırlara
Ama içme
Zalimin elinden su sebil olsa da
Kurusa dudakların kavrulsa
Çatlasa verimli toprakların aldırma
Çare olmaz yine de geçmiş geleceğine

Ateş dost olur zamanla
Susuzluğunu yakıp kavurur
İçme
Yalancı serinliği mi aradığın
Unut suyu kuyuya düşsen içme!
Zehir hayat verir mi içene
Su şifa
Ateş hayat olsa da
Bakma dönüp ardına kapat geçmişi geleceğe kapı arala.
Melek…