11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1744
Okunma

Güneş parmak uçlarıyla tırmanırken karşı dağa
Bir ınga, bir ağlama, göz kırpma
Sarmışlar bir patiska kundağa
İlk önce annemin mavi gözlerine bakmışım
Denizi ve dalgaları çok sevmem bundan
Sonra kaydırmışlar kucaktan kucağa
Olmamış ağıraksak bir salıncağım
Anne bırak ağlayacağım
Karşı tarladanmış höllüğüm
Ve simsiyah önlüğüm
Gözümde aşmak vardı bir dağı
Dört yan keskin kırağı
Büyük ceplerimde küçük ellerim
Unutulmuş bir tarlada göbeğim
İlk kez üşümüştü göz bebeğim
Gönlüm aşina uzaklara
Usul usul alıştım ayrılıklara
Dalında gül kururdu
Her yıl eylül olurdu
Kirpiklerime ince bir su yürür
Gözlerim büyür
Ve yeni bir gurbet görünür
Gözyaşıyla karışık öperdim özlemi
Dağılır giderdi bir bir
Kimse toplamazdı incilerimi
Ve sormazdı yerimi
Kimsesizliğe adanmış bir cüce
Uzaktan bakmayı öğrendim ilk önce
Ne demekti ırak bilirdim
Ve firak ne demekti
Kandığım sendin
Arandığımda
Uzatırken ellerimi
Kaybettim yerimi
Keskin uçurumdu gözlerin
Her şey ne kadar derin
Şimdi ellerim biraz titrek
Her sabah yeniden ve yeniden dirilerek
Bakıyorum geçmişe gülerek
El sallıyorum arkada bıraktıklarıma
Ve yaktıklarıma
Neye dokunsam ağlayacak
Salınırken ağıraksak bir salıncak
Dört yan ocak ocak
Hayrettin YAZICI