Sonu gelmeyen seferlerin
yorgunlugundayım
anlatılmaz duyguların
ben dorugundayım
şimdi haykırsam anlatılmaz
bagırsam
anlaşılmaz duygularım
gezinmekte.........
bilmedigim diyarlarda
yürümekte ....
sevgiliye hasret yüregimle
güle yanmaktayım
yapraklarım dökülmüş
dalım kırılmak üzere
bu sonbahar ne zaman bitecek
sevgilinin kokusunu hangi bitki verecek
ben onun kokusunu hiçbir şeye degişmedim
ne reyhan kokusuna
ne gül dalına
ben gecemin yıldızı için
cennetten kovulmuş bir ademım
yoksa o yıldızım lilit mi?
güneşimi aramaktayım
suyumu aramaktayım
nefesimi,kendimi
en çocuksu gülüşlerde
bir sokak dilencisi avuş izinde
bir anne şevkatinde
bilinmeyen bir sahilin
kumulcuklar ülkesinde
bir sevgi rüzgarı esiyor şimdilerde
hepsi benden sana karşı
dalgalrın gölgesinde
bir taş elimde
güneş batmak üzere
sevgiliyi arayan o yalnız adamın kulübesinde
gecemin olmasını
binlerce yıldıza koşmayı
o heycanla yanmayı
sevgiliyi onlardan sormalıyım.............