3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1443
Okunma
Öylesine zor ki yokluğuna alışmak...
Çocukluğum...
Anılarım...
O kadar seninle, o kadar dolu dolu ki...
Bitmek bilmeyen üç noktalarım hayatta
O kadar boş, saçma sapan bir düzen ki demek ki
Varla yok arası ince çizgi hayat
Senle ben arası
Her geçtiğimde gözlerim aramasa seni
Pencere kenarında görmeye alışmasaydım ya da
Kal, iki kelam edelim diye üstelemeseydin her gelişimde
Bu kadar zor olmazdı belki
Bu kadar zor gelmezdi yokluğunla yaşamak.
Son gelişimde "sihir gibi" demiştin
Hiç beklemediğin bir anda çıkmıştım karşına
Son gidişin de "sihir gibi" oldu işte.
Hani iyileşecektin?
Son gördüğümde gayet iyiydin halbuki
O eski Hasan Efendi kalmamıştı gerçi
Hani yüksekalandaki evin bahçesi vardı, yanan,
Senin şezlongun vardı, uzanırdın.
Koynuna girerdim, ufacıktım.
Fıkralar anlatır, beni gıdıklardın.
Katıla katıla gülerdik beraber.
Bahçeyi sulardık, sen hep espriler yapardın.
Daha araba alacaktım sana ben.
Hani yürürdük ya Antalya Merkez’de
Okula giderdik anneannem, sen ben
Kıyamazdım.
Şimdi de kıyamıyorum öyle.
Bir oku üfle derdin bana
Elemtere fiş kem gözlere şiş
Okuyorum işte...
Son görüştüğümüzde gurur duyduğunu söylemiştin ya benimle
Ben de seninle gurur duyuyorum dede.
vadi tınay
3eylül2010
5.0
100% (2)