6
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1827
Okunma
Yasaksın!
Bir sevda büyüsü, bitmemiş bir öykü
Yarım kalmış bir şiirsin sen
Sazımın bamtelinde
/ Adını koyamadığım / türküm
Kadehimin dibinde
Tadına / yarım yamalak / aşina şarabım
Günahım...
Tanrıdan isterken utandığım,
Son dileğimsin sen.
Yasaksın !
Yaban ellerde, uzak diyarlarda,
Yüreğim kadar sıcak, yüreğim kadar yakın
Bir o kadar uzak, bir o kadar soğuksun.
Korkup da bakamadığım,
Bakıp kimseye anlatamadığım,
Papatya falımın son yaprağı,
“Seviyor beni” sin sen.
Yasaksın!
Bakir topraklarda özgürce, umarsızca
Dörtnala koşup da dizginleyemediğim,
Ama hep istediğim o kıratsın.
/ Çocukça /
Öteden beri kovalayıp durduğum,
Tam yakaladım derken ardında kaybolduğum,
Her rengi bir mana, ebemkuşağısın sen.
Yasaksın!
Akrebin peşinde yelkovan ben,
Gecenin puslu sabahında,
Denizin sakin yüzüne gümüş gümüş işlenmiş,
Bir öykü...
Ağacın açamadığı çiçek
Adem ile Havva’nın yediği meyvenin,
En güzel yerisin.
Yüreğimi gömdüğüm o saklı kentte,
Üç günlük fidansın sen.
Ve sen...
Zincire vurulmuş bir şiddetin ihaneti,
O ihanetin kemirdiği sesin tek sahibi...
Yasaksın!
Son dem, son bahar, son günah...
O günahtan kalan hikayede son kahramansın
Yasaksın...!
Bahar Ş. Gülşen