sözünü salıyorsun öyküme.bir suskunluk yana içimiz
düşünmek susmaktır .sevişiyoruz
.
.
.

susmak ve yığılmak kendine şimdi sessiz alfabelerin zamanı..

GÜZEL BİR ŞİİR LAYIĞINI DA BULMUŞ.
TEBRİKLER BU GÜZEL ŞİİRİ BİZLERLE PAYLAŞTIĞINIZ İÇİN,
SİZLERİ YÜREKTEN KUTLARIM

Gerçeğin yitirildiği yerde; ufku genişler insanın.

Ekonomik, politik ve etnik dayatmalarla insanları birbirinden uzaklaştırmanın
''ki ben siyasette asla tesadüfün yeri olmadığına inanırım !''
böylesine güçlendiği bir dönemde,


şoför; trafik lambasına,
çocuklar; dün oyun oynadığı arkadaşına,
kadınlar; kocalarına,
kocalar;annelerine,
bakkal;toptancıya,
toptancı;fabrikatöre,
fabrikatör;devlete,
devlet;memuruna,
memuru;halkına,
halkı;yaşamaya

tahammül edemiyor artık..


Ve böylesi kanırtıların içerisinde, aşk; monotonluğu hayallerle yıkabiliyor ancak..


Ve fakat düşünmenin; konuşma yetisini artırdığını bilinsin isteriz öyle değil mi ?


Ki katılıyorsanız
Haydi birikelim

Ve sonra

Ve sonra

İçerimizden taşmağa dolan bir çok cümlemiz vursun dışa..



Şiirin engin yanı, anlatımın büyüleyici anaforlarıyla
güne gelen bu paylaşımı okumaktan dolayı kendimi şanslı sayıyorum..




Eyvallah

Kahraman olmakla hain olmak arasındaki o ince çizgi, bir şiir için; orjinal olmakla absürd olmak arasındaki çizgidir.
Şair orjinaliteye varmış bence; imgeleri içerikleri ile beraber verebilmiş.
Dahası Şiir derinde duruyor.
Ne demişler; kendini anlatan söz birşey anlatmaz.
Şiir, öteye, gönlümüze, bilincimize aydınlıklar, gölgeler bırakabilmiş.
Kutlarım, saygımla.

güne düşen güzelliği kutluyorum...

"sözünü yolluyorsun iknaya hazır bir dudağı" Müthiş bir imge.

Okuru, şiiri okumaya kışkırtan bir başlangıç dizesi.

"düşünmek susmaktır. sevişiyoruz" dizesi de düşündüren/çağrıştıran... Felsefesi olan.
***
Sitede her gün -ne yazık ki- "temcit pilavı" gibi ısıtılıp ısıtılıp önümüze sürülen, eskitilmiş, hiçbir heyecan uyandırmayan
manzumelerden sonra; böylesine yenilikçi modern şiirin güzel bir örneğine rastlamak, insanın içini ferahlatıyor.

Bir çok üyenin hiç edebiyat dergisi ( ülkemizde ayda ortalama yüz dergi çıkmakta) izlemeden, mukayese yapmadan, ustaları okumadan, dil bilgisi kurallarını gözetmeden "çala-klavye" şiir yarıştırdığı sanal bir dünyada; belki de iki elin parmakları kadar iyi şair var. Onlardan biri de Hüseyin Bozkurt.
Bir matematik öğretmeni olarak, Şiirin matematiğini de biliyor, kafa yoruyor bu soylu sanata.
**
Şiirin neredeyse tamamında yeni/çarpıcı dizeler var. İnsanı sarsan, hayal dünyasını zenginleştiren.
Özellikle ilk bölüm çok güzel.

Derinlikli buluşlar, dize kurguları:

"kapıyoruz ağzını dünyanın
düşümüz yıldızlar geçmiş
bir aydınlık korosu"

Hani "her imge bir tufan yaratmalı" diyen Aragon'a selam durmak gibi.

*
......
"bir fener göğsümüzde
yanıp sönüyoruz"

---------------
"bir suskunluk içinde yol alıyoruz birbirimize"

---

"ebruli bir günün saçlarına"

Yani Şiir'e, Has Şiir'e,

Şiirin Gülden, Gümüşten, İpekten Aydınlığına...

İlginçtir ne zaman sussam , düşündüğümü biliyorum .Varlığımızın ve özelliğimizin bir sonucu olarak düşünüyoruz.

Oldukça manidar bir başlık şiire ayrı bir anlam yüklemiş.

Bomboş susuşlar da olabiliyor bazen işte o zaman herhalde başlığın diğer yarısı hakim oluyor bize.....

Kutluyorum.

Saygımla.

güne gelen çalışmayı kutluyorum...

Tebrikler günün şiiri ve şairine. Yüreğinize sağlık.

Susmak düşünmektir galiba döğüşüyoruz.

Kutlarım.

Güzel ve güzel olduğu kadar özel bir serbest...
İlhamınıza bereket arkadaşım.
Tebrikler...

Yalın, bağlaçsız ve anlam içre anlam düşündüren, düşündürürken yaptığı çağrışımlarla aklın ve yüreğin antrelerinde kapılar aralalayan modern şiirin kısa öz ifadelenişleriyle, ayakları yere sağlam basan imgeleriyle mükemmel bir eser okudum.

"hesabı ağır ünlemin kahyası olamam " Bir ünlemin içine neler sığdırılmaz ki... hele ki birde hesabı ağırsa ... kahya olamayacağını söylüyor şair hayran oldum bu imgeye .

"en iyi kavuştağımız kör olma duyusu "........Aşkın gözü kördür derler klasik söylemde harikulade bir yaklaşım aynı mantık üzerinden düşünecek olursak.Aşıkların buluştuğu ortak nokta...Aşk.. Gözler açıldığı an da vedâya merhaba...


Yine ;

"içimiz derdest edilmekten hançere ".......Suskunluğun , körlüğün akıbeti... ne kadar güzel anlatılmış aşka misyon edinilmiş acı.Hançer sürekli içimizde faal.Sürekli kanamalı .Sürekli ağır yaralı...


Büyük hayranlıkla okuduğum eserinizi ve başarınızı kalben kutluyorum sayın hocam.

Gönül emeğiniz varolsun.Saygılarımla.

Üzgünüm değerli kalem güne düşecek kadar sarmadı beni...

derin güzel dizeler keyifle okudum ama yazdığım gibi....Saygılarımı sunuyorum...

Güzeldi...

Tebriklerimle...

yüreğinize sağlık güzel şiirinizi kutlarım saygılarımla

bu şiir iyi geldi...umarım buradakiler okur ve hatta bir şeyler öğrenir.

"en iyi kavuştağımız kör olma duyusu"

kavuştağımız imla hatası mı, yoksa bilmediğim bir kelime mi?