. , . , . , . , . , .AŞK, . , . , . , . , .
aşk kutuplarda altı ay sonra doğan güneşmidir acaba
yoksa ekmek üzerine sürülü esmer çikolatamı acaba
yada bir annenin ilk doğan çocuğunu öpüşümü orda
ne kutsaldırki aşk değerini bilen varmı kaldımı acaba



aşk kışın ortasında penceredeki kuşu içeri almakmı
dalgaların karaya attığı bir balığı tekrar yaşatabilmekmi
yoksa gün batımında oturup sessizce çocuksu ağlamakmı
ne kutsaldırki aşk şimdi değerini bilen kimseler kaldımı



aşk yalnız başına oturan dedemin eskilere ah demesimi
ilk mutluluğu en sevdiğim kişiyle kutlamakmı doyasıya
bir ceylanın rakibine yem olmadan hayatta kalışımı
ne kutsaldır ki aşk şimdi değerini bilen kimseler kaldımı



aşk bunları içeren herşeyiyle hayatın kendisi değilmi
sabah gözlerini dünyaya açıp gülümsemenin resmi
aşk ne şarkıık ne şiir nede dudaktaki sevgi kelimesi
onlarki sadece onun habercisi aşk insanın atan kalbi



uğraş aşkar