7
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
7328
Okunma

Bir elimde umutlarım
Bir elimde imkansızlıklarım(hüzünlerim)
Düştüm hayallerimin peşine.
İnadına inadına bindim
imkansızlıkların sırtına
Son durak vuslat.
Bir sarılış
Bir koklayış ve gülyüzün
Sana geldim baba
Sana geldim...
En asi umutlarım
En deli sarılışlarımla
Bohçamdaki sevgi azığımla
Kilitledim sevgisizliklerimi karanlıklara
Ardımda bıraktım senden gayrısını
Sana koştum yalınayak
dikenlerin ayaklarıma
Batmasına aldırmadan
Coşkun ırmaklar gibi
Amansız seller gibi Sana geldim...
İşte zaferim ve
Varlığının bayram günündeyim
En güzel bayramı yaşadım seninle
Sevgisizlik yükünü aldın
Önce sırtımdan
Sana sarıldığım o an
Tüm ayrılıkları vurdum şakağından
Kokladım başımı kaldırmadan
Kokladım,tüm hücrelerim sen kesildi
Ben benlikten çıktım
Sen kesildim
Nefes nefes kokladım seni
Kanmadım kanamadım baba
Sevinç meltemleri esti
Ilık ılık yüreğimde.
Gönlüm sımsıkı tutundu
Çığlık çığlığa susarak
Yaşadım vuslatı..
Sahi çağlayanlarımı görmedin mi
Neyin nesi bu suskunluk diye düşünmedin mi?
O asi bıçkın hallerimin
O çıldırmak istediklerimin
O sabırsız hallerimin
Kokunu nefeslendiğim an
Nasıl suskunluğa boyun eğdiğini?
Sana gelirken ateşler saçıyordum.
Korktum
Senin gönlündeki ateş
Benim bağrımdaki ateşe dayanırmıydı hiç?
Ben nasıl bağrımda tutmam
Nasıl boyun eğmem
Korktum baba
Suskunluklarımın senide yakmasından...
Oysa ki gönlüm aklıma içli içli sesleniyordu.
Gönlümün kararını zorla kabul eden aklım
Hüznünü yinede dindiremiyor
Suskunluklarım ve imkansızlıklarımla cebelleşiyordum
Bilirsin bir volkan kaynar suskunluğumda
sarar bedenimi
Ateş ateşi yakar mı büyütür mü?
Güneşten kopan dal mıdır bu yangınlar
Dağ dağ yıkılır üzerimize
Bahar çiçekleriyle
Al al güllerle gelir,
Gelişlerim gibi
Bu yangının adı her ne ise
Canımı yakmadan yakıyor
Kabuğunda yanan nar tanelerimidir ki
Bu kora dönen alevler
Yanan korun dumanı görünmezmiş
Birer nokta yıldızmış onlar
Buselerde kalan gözler gibi
Nasıl feryat edilmez bu vuslatın ayrlığına
Yağmur öncesi gokler haykırır
Şimşekler ve yıldırımlar anlatır
Ve sonra dökülür toprağa özlem damlaları
Toprağımdaki kara elmas
Ala döner yüreğimde
Kalem acıya banıyor yine bu gece
Nar taneleri yanıyor ateşler içinde
Ve kor olan özler
Düşüyor kağıtlara
Düştükçe özler damlıyor gözler
Her damlada sen, her damlada ben
Savruluyor dört bir yana küller
Sararken özlem rüzgarları
Oysa sana gelmeden önce
Hep senli hayaller büyüttüm içimde
Ah babam bu nasıl hasrettir böyle
Sana sarılmak öpüp koklamak
Canıma sarmak istedim
Ama yıldızlar kadar uzaktın bana
Oysa ki başımı okşayacak
Sırtımı sıvazlayacak
Bana şefkatle uzanacak o ellerini nasıl aradım
Uçurumlar vardı uzak yollar
O uçurumlardan atlayıp gelmek istedim
Attım kendimi sana gelmek için bazen
O uçurumlardan
Taşa bağlandı ayaklarım sanki
Tüm suskunluğumu bozup
Mesafeleri yırtmak istedim avazım çıktığınca
Sensizken çok ağlıyorum baba
Duyabiliyormusun beni?
Gözyaşlarımı biriktiriyorum
Birgün sana sarılırsam
O şefkatine muhtaç gözyaşlarımı
Tıpkı bir yağmur gibi üzerimize boşaltacağım
İşte bunun için ağlıyorum baba
Sende hiç ağladın mı baba?
Benim yüreğimin acıdığı zamanlarda
Hissettinmi bu sevgisizliğimi.
Yüreğim karanlıklardaydı
Kurtarmak istiyordum o karanlıklardan kendimi
Görmüyordun ciğerime saplanan hançeri
Yandıkça yanıyordu kan kokan alevler içimde
Sevgisizliği taşımaya çalışan yüreğim
Ve acıyan yanımla sana geldim baba
Beni acıtma baba giderken
İşte bir zaferin sonu
Yine ayrılık çanları çalıyor bak
Kulaklarımı tırmalarcasına
Kırılıyor yine tutunduğum dallar
Ağlamam ben ayrılığa inat
Dişlerimi sıkarım
Kafa tutarım herşeye
İçimi kemiren korkulara inat
Belki bir gülü dermeye çalıştım
Dikenlerinden korkarak
Nasıl gider ayaklar
Onca yürüdüğümüz yollar
Hesap sormazmı
Gitme baba gülünü soldurma
Heryanım sen kokuyor
Ciğerime kadar çektim
Gitme baba
Dokunma kalsın herşey olduğu gibi
Sende kal yanımda
Hatıra kalmasın bir tek
Bilirimki hatıra olduğu zaman sen olmayacaksın
Tut ellerimi baba bırakma
İçimden neler geçiyor bir bilsen
Sol yanımdan hiç ayırmadım seni
Bitermi ki yazmakla diner mi bu hasret
Korkuyorum baba
Ben anlatamasamda sen anla korkularımı
Yokluğunla başbaşa bırakma beni
Gözlerim sana her baktığında
Sevgimi oku susmalarımda
Ayrılık düştü yine payımıza
Yine sensizlik dayandı kapıma
Vuslata kesilen biletlerin adresi, şimdi meçhulleredir
Bu ayrılık bitmez, bu hasretlik tükenmez
Kör olası bahtım utansın, bahtım utansın...
Sessiz sessiz akıtırım gözyaşlarımı
Çırpındıkça kopamayan sancı gibi kıvranırım hasretinle
Varsın adı olmasın ama sevgi işte baba
Ölesiye bir sevgi, çıldırasıya bir hasretlik
Düşünü hayalini kokusunu canıma sardığım
Bu nasıl bir sevgidir büyür büyür içimde
Korkarım taşıyamaz bunu bedenim
Candan can gidince canda can kalır mı?
GÜLTEN TELLİOĞLU - ZONGULDAK