14
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
4294
Okunma

Seni özlemek;
Uzun ve soğuk kış gecelerinde şafağı beklemek gibi…
Günlerce süren yağmurlardan sonra
Gökkuşağını gözlemek gibi…
Seni özlemek ;
Ayaz kesmiş bir havada üşüyen ellerimin,
Ceplerimde kıvranıp, büzülerek
Yanan bir sobayı araması gibi…
Seni özlemek;
Perdeleri sıkıca kapalı karanlık bir odanın
En güzel manzaraya bakan
Penceresini aralamak gibi…..
Seni özlemek;
Uzun bir koşudan sonra yokuşun en sonunda
Durup dinlenip soluklanmak gibi…
Seni özlemek;
Amansız bir hastalıkta mucize yaratan
yeni çıkmış ilaçtan tek doz almak gibi…
Seni özlemek;
Yüreğimdeki şiirle dolup taşan sözcükleri
Bembeyaz bir kağıda aktarmak gibi…
Seni özlemek;
Bir annenin süt kokan bebeğini
Hasretle koklayıp öpmesi gibi…
Şafağı beklemiyorum artık
Nasıl olsa güneş doğacak.
Her yağmurdan sonra gökkuşağını gözlemek de yok..
Ellerim hiç üşümüyor artık,
Evimin penceresi hep açık…
Koşmuyorum da daha küçük
Adımlarla yürüyorum, kısa kısa…
Her hastalığın ilacı var bir ölüme çare yok.
Şiir yazmıyorum artık
Kime okuyacağım neden yazayım…
Çocuklar da büyüdüler her biri bir yerde,
Yeni hayatlar kurdular kendilerine….
Yani kısacası; seni özlemek için
Hiçbir sebep kalmadı..
Artık seni özlemiyorum
Seni özlemeyi özlüyorum….
GÜLŞEN KARADAĞ