1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1051
Okunma
Bir hayalin perdesinde,gazel olup toprağa düşenler
Hazan mevsiminde yer’in yüzünde çırıl çıplak kaldınız
Seferi hayatın elinde var oluşununu düşünenler
Azgın sular gibi,başlarınızı kayalara çarptınız
Bir solucan bile sürünerek kat kat ederken yolunu
Kelebeğin kanadında ki nüansı anlayamadınız
Çatlamış,kurumuş dudaklar arzularken o son suyunu
Güneşler ülkesinden toprağın bağrına kayıverdiniz
Asuman katmanlarında düş dünyasında yaşayanlar
Yıldızlara fal tutup,kurtuluşunu falda arayanlar
Münafıklık katresinde,dostunuzum diye yapışanlar
Hangi insanlığı elinizde,yürekten dost edindiniz
Şimdi;
Ararmıyız yüreğimizde ki ritmik atış sevdalarını
Bulurmuyuz rüzgarlarda yusuf’un gömlek kokularını
Belki ruhumuz firdevs yamaçları gibi aydınlanırdı
Bülbülün güle figan feryadları gibi yankılanmazdı
Dert benim diyemem elbette ki dikilecek mezar taşım
Sefillik içinde geçen ömrümde katıksız kaldı aşım
Ağlamaklıyım,kimin için sonsuz ufka uzanmaktayım
Ruhun elinde insanlığın hicranını yaşamaktayım
Nurettin Aksoylu